Tiyatro tarihinde en uzun sahnede kalmayı başaran Fare Kapanı, Agahta Christienin eserleri arasında en tanınmış olanlarından biridir. The Mousetrap adı ile uzun yıllar tiyatro oyunu olarak sahnelenen eser, Altın Kitaplar aracılığıyla okurla buluşuyor. Fare Kapanında yazarın Cinayetler Bürosu adını verdiği öyküleri de yer alıyor. Fare KapanıFare Kapanı, Monkswell Köşkünde geçer. Hava çok soğuktur ve gökyüzü henüz yağmamış kar bulutlarıyla dolu ve karanlıktır.Koyu renk palto giymiş olan bir adam Culver Sokağında ilerleyerek 74 numaralı apartmanın kapısı önündeki basamaklardan çıkar. Atkısını yukarı çekerek çenesini sarmış, şapkasını gözlerine kadar indirmiştir. Parmağını düğmeye basar ve zilin aşağıdaki bodrum katında tiz bir sesle çaldığını duyar. Dışarıda duran adamın yalnızca silueti belli olmaktadır. Alçalmış gibi gözüken gökyüzü bu gölge için uygun bir arka plandır. Adam merdivendeki dönemeci aştıktan sonra usulca ıslık çalmaya başlar. Bir çocuk şarkısıdır bu... Üç Kör Fare...Üç Kör FareÜç Kör Fare Nasıl koşuyorlar bak,Nasıl koşuyorlar bak!Hepsi de çifçinin karısının peşinden koştular.Kadın da kuyruklarını et bıçağıyla kesti.Hayatın böyle garip bir şey görün mü hiç?ŞuÜç Kör FareGibi...The Mousetrap adı ile uzun yıllar tiyatro oyunu olarak sahnelenen eserin baş kahramanları henüz yeni evlenmiş olan genç çift Molly ve Giles Davistir. Davisler, Monkswell Köşkünü pansiyona çevirmeye karar vermişlerdir. Bu onların ilk pansiyon işletmeciliği olacaktır. Victoria devrinden kalma olan köşk, içindeki eşyaları ile bir pansiyon için son derece uygundur. Üstelik yeni çiftin paraya da ihtiyacı vardır. Ancak olaylar düşündükleri gibi gelişmez. Çünkü müşterileri arasında -Christopher Wren, Bayan Boyle, Binbaşı Metcalf, Paravicini, Trotter, Müfettiş Parminter- genç bir katil de vardır. Cinayetler BürosuFare Kapanının ikinci bölümünde Agahta Christienin Cinayetler Bürosu adını verdiği öyküleri yer alıyor. Öykülerin baş kahramanı Tuppence Beresford ile Tommy Beresfordtır. Kendilerine bir dedektiflik bürosunun sorumluluğu verilen Beresford çifti, hayatlarında aradıkları heyecana böylece kavuşmuş olurlar. Yazarın başarılı ile çizdiği iki karakterin birçok dedektif filmine kaynaklık ettiği açık. Tuppence ve Tommy farklı hikayelerde değişik polisiye olayları çözümün yardımcı olurlar. Bu bölümde yer alan öykü isimleri şöyle: Ölüler Evi, Maskeli Balo, Esrarlı Yabancı, Elçinin Ayakkabıları, On Altı Numara.
Tiyatro tarihinde en uzun sahnede kalmayı başaran Fare Kapanı, Agahta Christienin eserleri arasında en tanınmış olanlarından biridir. The Mousetrap adı ile uzun yıllar tiyatro oyunu olarak sahnelenen eser, Altın Kitaplar aracılığıyla okurla buluşuyor. Fare Kapanında yazarın Cinayetler Bürosu adını verdiği öyküleri de yer alıyor. Fare KapanıFare Kapanı, Monkswell Köşkünde geçer. Hava çok soğuktur ve gökyüzü henüz yağmamış kar bulutlarıyla dolu ve karanlıktır.Koyu renk palto giymiş olan bir adam Culver Sokağında ilerleyerek 74 numaralı apartmanın kapısı önündeki basamaklardan çıkar. Atkısını yukarı çekerek çenesini sarmış, şapkasını gözlerine kadar indirmiştir. Parmağını düğmeye basar ve zilin aşağıdaki bodrum katında tiz bir sesle çaldığını duyar. Dışarıda duran adamın yalnızca silueti belli olmaktadır. Alçalmış gibi gözüken gökyüzü bu gölge için uygun bir arka plandır. Adam merdivendeki dönemeci aştıktan sonra usulca ıslık çalmaya başlar. Bir çocuk şarkısıdır bu... Üç Kör Fare...Üç Kör FareÜç Kör Fare Nasıl koşuyorlar bak,Nasıl koşuyorlar bak!Hepsi de çifçinin karısının peşinden koştular.Kadın da kuyruklarını et bıçağıyla kesti.Hayatın böyle garip bir şey görün mü hiç?ŞuÜç Kör FareGibi...The Mousetrap adı ile uzun yıllar tiyatro oyunu olarak sahnelenen eserin baş kahramanları henüz yeni evlenmiş olan genç çift Molly ve Giles Davistir. Davisler, Monkswell Köşkünü pansiyona çevirmeye karar vermişlerdir. Bu onların ilk pansiyon işletmeciliği olacaktır. Victoria devrinden kalma o... tümünü göster
İlk hikayeyi daha çok ve gerçekten çok beğendim.
Agatha Christie ile tanışmam bu kitapla oldu, iyi ki de olmuş. En başlarda karakterlere alışmak için biraz ağır gitsem de, daha sonraları gayet akıcı bir biçimde bitirdim. Bir yerden sonra elinizden bırakamadan bitirmek isteyeceğiniz bir kitap, beğendim.
Kitabın ilk bölümünde yer alan Fare Kapanı gayet güzel fakat kitabın ikinci bölümünde yer alan kısa öyküler sıkıcı...
farklı bir agatha kitabı. tiyatro oyunu. zaten kitabı okurken tüm sahneleri canlandırabiliyorsunuz..
Bu kitap okuduğum diğer Agatha Christie kitaplarından farklı bir tarzda yazılmış. Başlarda biraz garibime gitmişti ama alışınca ve tabii A.C.'ye yakışacak şekilde çılgın kurgular olunca sanki bir Poirot ya da Marple kitabıymış gibi su gibi aktı. İlk baştaki Fare Kapanı hikayesi uzatılsa çok daha iyi olabilir diye düşünmüştüm ama o zaman da Tommy ve Tuppence çiftinin maceralarını okuyamazdık herhalde. Pişman değilim açıkçası bu eğlenceli çiftin maceraları da iyi ki okumuşum denilecek cinstendi bazı yerlerde tahmin edebilmiş olsam da.
170 sayfa