...19. yüzyılda İstanbul Patrikhanesi, Yunanistan, Sırbistan, Romanya ve Bulgaristan kiliseleri üzerindeki kontrolünü kendi iradesi dışında kaybetmiştir. Balkan savaşlarından sonra Osmanlı ülkesinde yaşayan Rumların çoğu kültürel lider olarak İstanbulu değil, Atinayı görmektedir. Yunanistana kalan toprak parçası Balkan savaşlarının sonunda Patrikhanenin ruhani yetkisi içinde kalsa da Patrik fiiliyatta sadece İstanbul ve Anadoludaki Ortodokslar üzerinde etkili olmuştur. Dolayısıyla Patrikhane ekümeniklik fırsatını kaçırmış ancak Rum kilisesi olarak kalmıştır....Fener Rum patrikhanesi ekümeniklik iddiasıyla bütün Ortodoksluğun merkezi olarak kabul edildiğinde patriğin ve metropolitlerin TC vatandaşı olma zorunluluğunun kaldırılması söz konusu olacaktır. Bu talep hem 1862 Rum Nizamatına hem de Türk Anayasa ve kanunlarına aykırıdır. Egemen bir devlette azınlık statüsünde bulunan bir kilisenin, bütün dünya Ortodokslarının lideri sıfatıyla hareket etmesi ve hukuk düzenini buna göre şekillendirerek ekstra territorial status talebi ne ulusal ne de uluslararası hukuka uygundur....Azınlıkların din özgürlüğünün ve din adamı yetiştirme özgürlüğünün engellendiği savıyla konuyu gündemde tutan ve yabancı devlet adamlarından yardım isteyen Patrikhane Heybeliada ve Ruhban Okulunu kendisine bağlı uluslar arası teoloji okulu olarak açmak istemektedir. Dolayısıyla talep edilen statü azınlık okulu değil, yabancıların Patrikhanenin bünyesinde teoloji eğitimi aldığı uluslararası üniversitedir. Ancak bu üniversitenin YÖKe bağlı olmaması istenmektedir. Türkiyede bırakın Ortodoks azınlığı çoğunluğa dahi tanınmayan bu imtiyaz Patrikhanenin ekümeniklik iddiasının belkemiğini oluşturmaktadır.
...19. yüzyılda İstanbul Patrikhanesi, Yunanistan, Sırbistan, Romanya ve Bulgaristan kiliseleri üzerindeki kontrolünü kendi iradesi dışında kaybetmiştir. Balkan savaşlarından sonra Osmanlı ülkesinde yaşayan Rumların çoğu kültürel lider olarak İstanbulu değil, Atinayı görmektedir. Yunanistana kalan toprak parçası Balkan savaşlarının sonunda Patrikhanenin ruhani yetkisi içinde kalsa da Patrik fiiliyatta sadece İstanbul ve Anadoludaki Ortodokslar üzerinde etkili olmuştur. Dolayısıyla Patrikhane ekümeniklik fırsatını kaçırmış ancak Rum kilisesi olarak kalmıştır....Fener Rum patrikhanesi ekümeniklik iddiasıyla bütün Ortodoksluğun merkezi olarak kabul edildiğinde patriğin ve metropolitlerin TC vatandaşı olma zorunluluğunun kaldırılması söz konusu olacaktır. Bu talep hem 1862 Rum Nizamatına hem de Türk Anayasa ve kanunlarına aykırıdır. Egemen bir devlette azınlık statüsünde bulunan bir kilisenin, bütün dünya Ortodokslarının lideri sıfatıyla hareket etmesi ve hukuk düzenini buna göre şekillendirerek ekstra territorial status talebi ne ulusal ne de uluslararası hukuka uygundur....Azınlıkların din özgürlüğünün ve din adamı yetiştirme özgürlüğünün engellendiği savıyla konuyu gündemde tutan ve yabancı devlet adamlarından yardım isteyen Patrikhane Heybeliada ve Ruhban Okulunu kendisine bağlı uluslar arası teoloji okulu olarak açmak istemektedir. Dolayısıyla talep edilen statü azınlık okulu değil, yabancıların Patrikhanenin bünyesinde teoloji eğitimi aldığı uluslararası üniversitedir. Anca... tümünü göster