Bu yayında, insanın >6 milyon yılı içeren oluşum ve gelişim aşamasında Holosen’in başlarına kadar olan süreçte karşılaşılan gündelik yaşamının nasıl daha iyi anlaşılıp, değerlendirilebileceği tartışılıyor. Ayrıca, yaşam biçimleri konusunda oluşturdukları zamana dayanıklı sınırlı sayıdaki arkeolojik kalıntı dışında fazla bir şey bırakmamış olan fosil öncüllerimizin yaşam biçimlerini anlayabilmek için günümüzden geriye doğru yansımalar yapılıyor, öneriler geliştiriliyor, varsayımlar üretiliyor ve olasılıkların saptanmasına çalışılıyor.
Yazarın konuya yaklaşımının esasını, tarih öncesi çağların eski dönemlerine ait fosil insanların yaşam düzenlerinin elden geldiğince anlaşılabilmesi için yalnızca arkeolojik türden somut belgelerle yetinilmemesi, bunların “soyut nitelikli verilerle” de desteklenmesi gerektiği görüşü oluşturuyor. Bu çalışmanın temel ilkesi “bugünü okuyarak geçmişi daha iyi anlamak” olarak özetlenebilir. Ancak, unutulmaması gereken bir anlamda bunun tersinin de geçerli olduğu, yani “bugünü doğru dürüst anlayabilmek için dünü de iyi bilmenin” zorunlu olduğudur. Kısacası sorun “insan”dır ve önemli olan da insanın hem dününü ve hem de bugününü iyi bilmek gerekir.
Bu yayında, insanın >6 milyon yılı içeren oluşum ve gelişim aşamasında Holosen’in başlarına kadar olan süreçte karşılaşılan gündelik yaşamının nasıl daha iyi anlaşılıp, değerlendirilebileceği tartışılıyor. Ayrıca, yaşam biçimleri konusunda oluşturdukları zamana dayanıklı sınırlı sayıdaki arkeolojik kalıntı dışında fazla bir şey bırakmamış olan fosil öncüllerimizin yaşam biçimlerini anlayabilmek için günümüzden geriye doğru yansımalar yapılıyor, öneriler geliştiriliyor, varsayımlar üretiliyor ve olasılıkların saptanmasına çalışılıyor.
Yazarın konuya yaklaşımının esasını, tarih öncesi çağların eski dönemlerine ait fosil insanların yaşam düzenlerinin elden geldiğince anlaşılabilmesi için yalnızca arkeolojik türden somut belgelerle yetinilmemesi, bunların “soyut nitelikli verilerle” de desteklenmesi gerektiği görüşü oluşturuyor. Bu çalışmanın temel ilkesi “bugünü okuyarak geçmişi daha iyi anlamak” olarak özetlenebilir. Ancak, unutulmaması gereken bir anlamda bunun tersinin de geçerli olduğu, yani “bugünü doğru dürüst anlayabilmek için dünü de iyi bilmenin” zorunlu olduğudur. Kısacası sorun “insan”dır ve önemli olan da insanın hem dününü ve hem de bugününü iyi bilmek gerekir.
Ciltsiz, 59 sayfa
2014 tarihinde, Ege Yayınları tarafından yayınlandı