Modern zamanların ahlaki değerleri, kültürü, yaşam biçimi ve gündelik yaşamın pek çok pratiği özellikle son yirmi yıldır başdöndürücü bir hızla değişmekte ve dönüşmektedir. Bu dönüşümde çalışma da modern kimliğinden sıyrılarak postmodern duruma geçiş yapmaktadır. Esneklik, akışkanlık, çabuk uyum sağlama, hızlı hareket kabiliyeti bu çağın örgütlerinin temel kavramları haline gelmektedir. Özellikle üretim süreçleri değişerek Fordist montaj bandı mantığının yerine vasıflı iş gücüne ihtiyaç duyan post-Fordist, yüksek teknoloji donanımlı birimlerde üretim biçimleri yerleşmektedir. Yeni üretim süreci, yeni örgüt yapısına ve kültürüne gerek duymaktadır. Bu kültür yeni bir çalışan insan tipi yaratmakta ve bu insan gündelik yaşamda da farklı taleplerde bulunmaktadır. Postmodern toplumun temellenmesinde bu yeni insan, hatırı sayılır önemde rol oynamaktadır. Yeni şekillenmekte olan çalışma hayatında pozitivist paradigmanın egemenliği sürmektedir, ideolojik hegemonya iş yaşamını yeni formlarıyla kapsamaktadır, küreselleşme olgusu işi ve çalışmayı makro ölçekte etkilemektedir. Bilimde yirminci yüzyılın buluşları, özellikle kuantum mekaniği ve kaos kuramı, Yeni Bilim adı altında örgütlere ve yönetim modellerine esin kaynağı olmaktadır.
Modern zamanların ahlaki değerleri, kültürü, yaşam biçimi ve gündelik yaşamın pek çok pratiği özellikle son yirmi yıldır başdöndürücü bir hızla değişmekte ve dönüşmektedir. Bu dönüşümde çalışma da modern kimliğinden sıyrılarak postmodern duruma geçiş yapmaktadır. Esneklik, akışkanlık, çabuk uyum sağlama, hızlı hareket kabiliyeti bu çağın örgütlerinin temel kavramları haline gelmektedir. Özellikle üretim süreçleri değişerek Fordist montaj bandı mantığının yerine vasıflı iş gücüne ihtiyaç duyan post-Fordist, yüksek teknoloji donanımlı birimlerde üretim biçimleri yerleşmektedir. Yeni üretim süreci, yeni örgüt yapısına ve kültürüne gerek duymaktadır. Bu kültür yeni bir çalışan insan tipi yaratmakta ve bu insan gündelik yaşamda da farklı taleplerde bulunmaktadır. Postmodern toplumun temellenmesinde bu yeni insan, hatırı sayılır önemde rol oynamaktadır. Yeni şekillenmekte olan çalışma hayatında pozitivist paradigmanın egemenliği sürmektedir, ideolojik hegemonya iş yaşamını yeni formlarıyla kapsamaktadır, küreselleşme olgusu işi ve çalışmayı makro ölçekte etkilemektedir. Bilimde yirminci yüzyılın buluşları, özellikle kuantum mekaniği ve kaos kuramı, Yeni Bilim adı altında örgütlere ve yönetim modellerine esin kaynağı olmaktadır.