Gelir Uçurumu

Türkiye de Gelirin Adaletsiz BölüşümüKriz, emek gelirlerini vurarak yoksullaşma sürecine yeni bir ivme katarken, para- sermaye sahipleri, özellikle de develüasyon öncesi birikimlerini döviz olarak tutanlar bir gecede olağanüstü kazançlar elde ettiler. Bu kaotik durumun ülkedeki gelir eşitsizliğini 2000 öncesinden çok daha vahim bir platforma çektiği ve çok ciddi sosyal ve siyasal sorunlara gebe bıraktığı çok açık.( Arka Kapak)Bu araştırmada, eksik beyanların yarattığı zaaflar bir yana bırakılıp, DİE 1994 gelir dağılımı araştırmasının oransal sonuçları 2000 yılı milli gelir verilerine yansıtıldı. Geliri bölüşen gruplar yüzde 20, hatta yüzde 10luk gruplar yerine yüzde 1lik gruplarla ifade edildi. Bu rafine ayrım, bir dizi kamuflajı da etkisiz hale getirdi. Yüzde 20lerin, yüzde 10ların içinde ayırt edilemeyen en düşük ve en yüksek gelirli grupların durumu yüzde 1lik ayrımla ortaya çıktı. Bölge bölge, il il ve ilçe ilçe Türkiyede gelir gelir dağılımının çarpıcı sonuçları %1lik gelir grupları içinde verildi.(İç Kapak)Türkiye gündeminin yıllardır değişmeyen bir maddesi var: Geçim sorunu. Mahalle kahvelerinden evlerin oturma salonlarına, işyerlerinden sokaklara kadar her yerde insanlar, daha da artan bir ölçüde geçim dertlerini konuşuyorlar. Bazen mevcut durumlarını eskiyle karşılaştırarak geçen süre içindeki göreli yoksullaşmalarını konu ediyorlar. Bazen ellerindekilerle özlemleri arasındaki uçurumun büyümesini dehşetle izliyor ve yakınıyorlar. Sonuç olarak, herkes kendi geçim sorununu konuşurken başkalarının da tükettiğini anımsamadan edemiyor. Televizyon ekranlarında boygösteren debdebeli yaşamlarla, özellikle İstanbul gibi metropollerde her gün burun buruna gelinen göz kamaştırıcı, hatta görgüsüz tüketim biçimleriyle kendi durumlarını kıyaslamadan edemiyor insanlar. Birinin yoksulluğunun öteki yüzünde, diğerinin zenginliği yatıyor. Yani yoksulluk ve zenginlik bir madalyonun iki yüzü. Marksın dediği gibi, birilerinden almadan diğerlerine verilmiyor.

Türkiye de Gelirin Adaletsiz BölüşümüKriz, emek gelirlerini vurarak yoksullaşma sürecine yeni bir ivme katarken, para- sermaye sahipleri, özellikle de develüasyon öncesi birikimlerini döviz olarak tutanlar bir gecede olağanüstü kazançlar elde ettiler. Bu kaotik durumun ülkedeki gelir eşitsizliğini 2000 öncesinden çok daha vahim bir platforma çektiği ve çok ciddi sosyal ve siyasal sorunlara gebe bıraktığı çok açık.( Arka Kapak)Bu araştırmada, eksik beyanların yarattığı zaaflar bir yana bırakılıp, DİE 1994 gelir dağılımı araştırmasının oransal sonuçları 2000 yılı milli gelir verilerine yansıtıldı. Geliri bölüşen gruplar yüzde 20, hatta yüzde 10luk gruplar yerine yüzde 1lik gruplarla ifade edildi. Bu rafine ayrım, bir dizi kamuflajı da etkisiz hale getirdi. Yüzde 20lerin, yüzde 10ların içinde ayırt edilemeyen en düşük ve en yüksek gelirli grupların durumu yüzde 1lik ayrımla ortaya çıktı. Bölge bölge, il il ve ilçe ilçe Türkiyede gelir gelir dağılımının çarpıcı sonuçları %1lik gelir grupları içinde verildi.(İç Kapak)Türkiye gündeminin yıllardır değişmeyen bir maddesi var: Geçim sorunu. Mahalle kahvelerinden evlerin oturma salonlarına, işyerlerinden sokaklara kadar her yerde insanlar, daha da artan bir ölçüde geçim dertlerini konuşuyorlar. Bazen mevcut durumlarını eskiyle karşılaştırarak geçen süre içindeki göreli yoksullaşmalarını konu ediyorlar. Bazen ellerindekilerle özlemleri arasındaki uçurumun büyümesini dehşetle izliyor ve yakınıyorlar. Sonuç olarak, herkes kendi geçim soru... tümünü göster