Dünya yazınına köşetaşı niteliğinde yapıtlar kazandırmış büyük bir yazarın, L.N. Tolstoyun ilk kitabıdır bu kitap. Tolstoy, Çocukluk, Ergenlik ve İlkgençlik alt başlıklarından yararlanır. Bu bakımdan da kitap özyaşamöyküsel bir nitelik taşımaktadır. Özellikle de İlkgençlik, yazarın toplumsal-felsefi arayışlarının temsilcisi niteliğindeki pişman olmuş bir soylunun, ahlaksal mükemmeliğe giden yolları arayışının bir öyküsüdür. Bu niteliğiyle de Gençlik Yılları, Tolstoyun sonraki bütün büyük yapıtlarında yeniden gündeme getireceği bir konuyu ik ele aldığı yapıtıdır.
******
Büyü bitmedi!.. Piano Piano Bacaksızın açtığı masumiyet penceresi Gençlik Yıllarında ardına kadar aralanıyor. Bu devam kitabında Kemal Demirel, İkinci Dünya Savaşı yıllarına da denk düşen 1942-52 arasındaki yaşantıları, bir gencin kendini arayış serüveninin merceğinden yansıtıyor. İnsan olmaya giden yolda, bir yanda iç dünya ve gençlik duyarlılıkları, diğer yanda bireye etkiyen, imgelemini biçimlendiren yanlarıyla dış dünya... Kemal Demirelin billur diliyle... Büyü... sürüyor!.. Gençlik yıllarını yaşayan bu çocuğun tek kaygısı, insanlar için en zor olan, kendi beni ve bencilliği ile hesaplaşmasıydı. Tüm yaşamında bunu göz önünde bulundurmak istiyordu. Yaptığı ya da yöneldiği her işte, Acaba benim ne kadar bencilliğim var bu işte? diye kendisini sorgulamak istiyordu. Tabii o, erdem değeri taşıyandan yana olmuştu. Böyle bir yaşam sürerken, her şey ona daha kolay geliyordu. İnsanlardan hiçbir şey beklemeyen, bulunduğu durumda çıkarını bile aklına getirmeyen, haklı da olsa istemekten utanan bir insan olmak istiyordu.Kemal Demirel
************
Yayınevimizce Kemal Demirelin 1993 yılında yayımlanan Piano Piano Bacaksız Evimizin İnsanları- adlı romanının devamıdır Gençlik Yılları. Bu kitap, İkinci Dünya Savaşını da kapsayan 1942-1952 yılları arasında geçen bir yaşamın anı-roman türünde dile getirilişidir. Bu romanda, kişilik arayışı içinde olan bir gencin, lise yıllarında başlayan toplum tekliğinden bireyliğe, sıradan insanlıktan kişiliğe geçmeye çalışmasının silâhsız savaşı dile getiriliyor.
******
Dünya yazınına köşetaşı niteliğinde yapıtlar kazandırmış büyük bir yazarın, L.N. Tolstoyun ilk kitabıdır bu kitap. Tolstoy, Çocukluk, Ergenlik ve İlkgençlik alt başlıklarından yararlanır. Bu bakımdan da kitap özyaşamöyküsel bir nitelik taşımaktadır. Özellikle de İlkgençlik, yazarın toplumsal-felsefi arayışlarının temsilcisi niteliğindeki pişman olmuş bir soylunun, ahlaksal mükemmeliğe giden yolları arayışının bir öyküsüdür. Bu niteliğiyle de Gençlik Yılları, Tolstoyun sonraki bütün büyük yapıtlarında yeniden gündeme getireceği bir konuyu ik ele aldığı yapıtıdır.
******
Büyü bitmedi!.. Piano Piano Bacaksızın açtığı masumiyet penceresi Gençlik Yıllarında ardına kadar aralanıyor. Bu devam kitabında Kemal Demirel, İkinci Dünya Savaşı yıllarına da denk düşen 1942-52 arasındaki yaşantıları, bir gencin kendini arayış serüveninin merceğinden yansıtıyor. İnsan olmaya giden yolda, bir yanda iç dünya ve gençlik duyarlılıkları, diğer yanda bireye etkiyen, imgelemini biçimlendiren yanlarıyla dış dünya... Kemal Demirelin billur diliyle... Büyü... sürüyor!.. Gençlik yıllarını yaşayan bu çocuğun tek kaygısı, insanlar için en zor olan, kendi beni ve bencilliği ile hesaplaşmasıydı. Tüm yaşamında bunu göz önünde bulundurmak istiyordu. Yaptığı ya da yöneldiği her işte, Acaba benim ne kadar bencilliğim var bu işte? diye kendisini sorgulamak istiyordu. Tabii o, erdem değeri taşıyandan yana olmuştu. Böyle bir yaşam sürerken, her şey ona daha kolay geliyordu. İnsanlardan hiçbir şey beklemeyen... tümünü göster