Yalnızca tek bir amacı vardı: Özgür olmak.”
İnsan ne kadar saklayabilir, önüne bir perde çekerek ne kadar gizleyebilir gerçeği?
Yıllarca saklanan büyük bir sır… Toprağın bereketiyle önümüze serilen bir ceset…
Linda Holtz’un Vikinglere ait kazı bölgesinde bulduğu bir ceset kazının gidişatını değiştirir ve bizi yıllarca saklanan büyük bir sırrın arkasındaki gerçeğe şahit yapar. Korkunun, karanlığın, acının ve büyük bir sırrın şahidi…
“Kolları da bacakları kadar ağırdı. Bir kolunu kaldırmaya çalıştı, ama başaramadı. Bunu yapacak gücü yoktu. Kaslarının kaldırabileceğinden daha ağırdı kolu. Tuhaf, diye düşündü. Kolum nasıl bu kadar ağır olabilir? Daha hafif olan başını birazcık çevirebildi. Bakışları köşeye doğru yöneldi. Kız hâlâ oradaydı. Omuzlarının üzerinde bir battaniye vardı. Yerde oturmuş, büyük bir istekle önündeki bir kâsenin içinden elleriyle yemek yiyordu. Kendisi en son ne zaman yemek yemişti? Hatırlamıyordu. Aç olup olmadığını da hissedemiyordu. Ağzının içine biraz büyük gelen dili tırtıklı dişlerinin üzerinde gezindi. Hiçbir tat hissetmedi. Kuru ağzının içinde tükürük biriktirmeye çalıştı, ama hiç tükürük yoktu.”
GİZEMLİ CESET
*Gizemli Ceset’i açtığımda aniden büyü gerçekleşti ve birdenbire onun müptelası oldum. Okudum… okudum… -Boktoking
*Varg Gyllander polis dünyasını ifşa etmekte oldukça başarılı, olayları ve karakterleri gerçek gibiler… -Metro
*Varg Gyllander çok ilginç karakterler çiziyor, bunu yaparken de gerçekçilikten ödün vermiyor. Polislik mesleğine olan aşinalığını, bilgi birikimini çok iyi kullanıyor. Alt hikâyelerde kendinizi bir Viking köyündeymiş gibi hissedecek, oradan ayrılmayı hiç istemeyeceksiniz…-Dast
*Gyllander’ın, polis muhabiri olarak deneyimlerinden edindiği tecrübeleri eserlerinde detaylarıyla görebilmek mümkün. -Culture Magazinet
Yalnızca tek bir amacı vardı: Özgür olmak.”
İnsan ne kadar saklayabilir, önüne bir perde çekerek ne kadar gizleyebilir gerçeği?
Yıllarca saklanan büyük bir sır… Toprağın bereketiyle önümüze serilen bir ceset…
Linda Holtz’un Vikinglere ait kazı bölgesinde bulduğu bir ceset kazının gidişatını değiştirir ve bizi yıllarca saklanan büyük bir sırrın arkasındaki gerçeğe şahit yapar. Korkunun, karanlığın, acının ve büyük bir sırrın şahidi…
“Kolları da bacakları kadar ağırdı. Bir kolunu kaldırmaya çalıştı, ama başaramadı. Bunu yapacak gücü yoktu. Kaslarının kaldırabileceğinden daha ağırdı kolu. Tuhaf, diye düşündü. Kolum nasıl bu kadar ağır olabilir? Daha hafif olan başını birazcık çevirebildi. Bakışları köşeye doğru yöneldi. Kız hâlâ oradaydı. Omuzlarının üzerinde bir battaniye vardı. Yerde oturmuş, büyük bir istekle önündeki bir kâsenin içinden elleriyle yemek yiyordu. Kendisi en son ne zaman yemek yemişti? Hatırlamıyordu. Aç olup olmadığını da hissedemiyordu. Ağzının içine biraz büyük gelen dili tırtıklı dişlerinin üzerinde gezindi. Hiçbir tat hissetmedi. Kuru ağzının içinde tükürük biriktirmeye çalıştı, ama hiç tükürük yoktu.”
GİZEMLİ CESET
*Gizemli Ceset’i açtığımda aniden büyü gerçekleşti ve birdenbire onun müptelası oldum. Okudum… okudum… -Boktoking
*Varg Gyllander polis dünyasını ifşa etmekte oldukça başarılı, olayları ve karakterleri gerçek gibiler… -Metro
*Varg Gyllander çok ilginç karakterler çiziyor, bunu yaparken de gerçekçilikten ödün vermiyor. Polislik m... tümünü göster
http://illekitap.blogspot.com.tr/2014/06/varg-gyllander-gizemli-ceset.html
Orkinos Yayınları’ndan çıkan yeni bir polisiye, cinayet kategorisinde yer alan bir kitap Gizemli Ceset! Yanılmıyorsam yazarında ülkemizde yayınlanan ilk kitabıydı.
Imm… Yazarın dili aslında oldukça sade, anlaşılır ve zaman zaman sürükleyici… Zaman zaman diyorum çünkü kitap ara ara sıkıcı olup akıcılığını kaybetti gibi hissettim ama sonra iyi toparladı ve akıcı bir şekilde devam etti.
Her şeye rağmen ilgi çekici ve okura merak uyandırıcı bir konusu vardı! :)
Kitap, arkeolojik bir araştırmada bulunan kemiklerin çok da eski olmadığını fark eden arkeologlar polisten yardım alıp araştırmaya başlaması üzerine kurulu bir anlatımı var. Bu kemikler kime ait? Aslında konuya bu şekilde bakıldığında basit bir polisiye gibi görünüyor ve zaman zaman sıkıcı zaman zaman merak uyandırıcı bir konu olarak görünebilir teknik olarak öyle olsa da bence kitabın en çok merak uyandırıcı konusuydu! Severim bu tür konuları :)
Öncelikle kitapta çok fazla karakter vardı ve bir süre kim kimdi onu oturmaya çalıştım bu biraz beni zorladı. Yani tamam bir kemik bulunur bu kemikler polisin arkadaşları, ekibi bunu araştırır ama o ekibinde kendi hayatlarında yaptıkları genelde anlatılmaz mesela ama burada anlatılıyordu. Burada bazen gereksiz gelen detaylar vardı açıkçası okurken o kısımlarda sıkıldım, ben daha çok kemikler, arkeolojik araştırmaya yönelik şeyleri okumayı tercih ederdim.
Yoğun bir iş programı içerisindeyken okumuş kitabı ve gereken değeri veremediğimi hissettiğim kitaplardan biri oldu. Sanırım tekrardan okuyacağım bu kitabı kısa zamanda.
İlgi çekici başlayıp, aralardaki bazı detaylar bana sıkıcı gelse de konusu merak uyandırıcı anlatımı da güzeldi. Genelde okumadığım bir tür olduğundan sanırım sıkıcı gelen yanlar oldu, ama yine de polisiye severlerin keyifle okuyacağını düşündüğüm bir kitap! Tavsiye ederim, bir deneyin bence :)
Kitabın kapağı ve adı ne kadar hoş olsa da ne yazık ki konu anlatımı son derece sıkıcı ve kopuk bir anlatıma sahip. Oysa ki hikayenin konusu çok güzel antik bir kazı sırasında bulunan gizemli kemikler ve bu kemiklerin sahibinin aranmasını anlatıyor. Ancak roman oldukça bol betimleme ve konular arası belirsiz geçişler yapılarak anlatılmış, karakterlerin her birinin iç dünyası ayrı ayrı tasvir edilmiş, hayatlarına genişçe yer verilmiş.. Bu da romanı kısacası boğdu. Açıkçası hiç de okunası bir kitap değil.
Ciltsiz, Patrol Maybaacılık, 431 sayfa
Nisan2014 tarihinde, Orkinos Yayınları tarafından yayınlandı