Ünlü Rus şair ve yazar A.S. Puşkin (1799-1837), bir düelloda kayınbiraderi ve rakibi olan kişi tarafından ölümcül bir şekilde yaralandığında, henüz yeni keşfedilen ve Rusyadan kaçırılan şifreli bir günlük bıraktı.Bu günlüğü saran çok fazla spekülasyon ve sır vardı. Efsaneye göre Puşkinin isteği, günlüğün ölümün üzerinden 100 sene geçmeden basılmaması şartıydı. Bazı kişiler günlüğün hiçbir zaman varolmadığını iddia ediyorlardı.Günlük var ve Puşkinin trajik sonunu getiren, karısı, iki baldızı ve diğer kadınlarla yaşadığı cinsel ilişkilere dair açık itirafları içeriyor. bu hayrete düşündürücü olaylar ve düşünceler Puşkinin, 19. Yüzyıl Don Juanının hayatının bilinmeyen yönlerini açığa çıkarıyor.
Ünlü Rus şair ve yazar A.S. Puşkin (1799-1837), bir düelloda kayınbiraderi ve rakibi olan kişi tarafından ölümcül bir şekilde yaralandığında, henüz yeni keşfedilen ve Rusyadan kaçırılan şifreli bir günlük bıraktı.Bu günlüğü saran çok fazla spekülasyon ve sır vardı. Efsaneye göre Puşkinin isteği, günlüğün ölümün üzerinden 100 sene geçmeden basılmaması şartıydı. Bazı kişiler günlüğün hiçbir zaman varolmadığını iddia ediyorlardı.Günlük var ve Puşkinin trajik sonunu getiren, karısı, iki baldızı ve diğer kadınlarla yaşadığı cinsel ilişkilere dair açık itirafları içeriyor. bu hayrete düşündürücü olaylar ve düşünceler Puşkinin, 19. Yüzyıl Don Juanının hayatının bilinmeyen yönlerini açığa çıkarıyor.
Can Dündar bir köşe yazısında kitaptan şu şekilde bahsetmiş :
" Bir erkeği tanımak ister misiniz? Dalıp gittiğinde nerelere uzandığının izini sürmek... yüreğinin geçtiği ıssız geçitlere süzülmek... uçurumlarına inip bilinçaltının kuytusuna gizlenmiş tutkulara ulaşmak... ruhunun derinliklerinde sık sık nükseden med-cezirlere anlam bulmak...O halde Puşkin'in "Gizli Günce"sini okuyun."
Erkeğin ruhunun derinliklerinde nükseden med - cezirleri merak ettim ve kitabı okudum. İşte yorumum lafı dolandırmayacağım :
Bildiğiniz porno..
Demek ki neymiş ? Erkek dalıp gittiğinde nereye uzanırmış ? Pornoya
Yüreği hangi ıssız geçitlere süzülürmüş ? Pornografik geçitlere.
Yine çok mu açık konuştum, eyvah !
En güzeli de, Can Dündar okuyun dedi ya, şehri alt üst ettim kitabı bulamadım. Bir arkadaşın aracılığı ile tanıdığı bir kitapçıya sipariş verdirdik. Biz daha kitabın içinde ne olduğunu bilmeden sevgili arkadaşım kitapçıya "Arkadaşım bu tür kitaplara meraklıdır" dedi. Adamın yüzündeki pis sırıtışı hayatım boyunca unutmayacağım. (İz bırakan kitaplar listesine mi alsam?)
Sen nasıl bir sapıksın Puşkin bukadar izansızlığa ne ara buldunda okudun, şair oldun