Hatıralar Işığında Cumhuriyet Tarihi Okumaları serisinin ikinci cildinde Yavuz Bülent Bâkiler, gönlündekileri ve ötekileri kaleme aldı. Unutamadıklarım isimli ilk ciltte olduğu gibi bu kitapta da yakın tarihimizin en önemli isimlerini, Bâkiler'in kimi zaman hüzünlenen kimi zaman öfkelenen ama her zaman samimi olan sohbetiyle tanıyacaksınız.
Şimdi çok iyi tahmin ediyorum; bazı kimseler bu kitap ismine itiraz edeceklerdir: "Olur mu?" diyeceklerdir. "Birlik ve beraberlik içinde olmamız gereken bir zamanda, bir takım kimseleri neden ötekileştiriyorsun? Gönlün herkese açık olmalıydı. Keşke kendini, ötekilerin yerine koyarak bir kere daha düşünseydin!" Kendimi, ötekilerin yerine koymadım; koyamam. Benim gönlüm herkesin gezip tozacağı bir panayır yeri değildir. Lafı eğip bükmeden, fikrimin altını-üstünü küllemeden söyleyeceğimi açık açık yazmak istiyorum:
Ben Türküm, Türkçe konuşuyorum ve Türk milletine mensubum. Başka milletlere karşı bir düşmanlığım yok. Kendi milletimi, dilimi, tarihimi, türkelerimi, oyunlarımı, efsanelerimi... aşk derecesinde seviyorum. Başka insanların da kendi milletlerini ve kültür değerlerini sevmelerini tabii buluyorum. Sevmek bir nasib meselesidir. İnsanlara sevmediklerini zorla sevdiremeyiz. Ama saygılı olmak terbiye işidir. Medeni olmanın gereğidir. Türkiye'de birlikte yaşadığımız kimselerin, bizim kültür temellerimize karşı terbiyeli olmalarını istemek, en tabii haklarımız arasındadır. Kültür köklerimiz karşısında yumruk sıkanlar, ötekilerdir. Kahramanlarımızı bire indirenler, vatan bütünlüğümüze, ordumuza, dinimize, tarihimize kem gözle bakanlar gönlümüzde olamazlar. Onlar da bizim ötekilerimizdirler.
-Yavuz Bülent Bâkiler-
(Tanıtım Bülteninden)
Hatıralar Işığında Cumhuriyet Tarihi Okumaları serisinin ikinci cildinde Yavuz Bülent Bâkiler, gönlündekileri ve ötekileri kaleme aldı. Unutamadıklarım isimli ilk ciltte olduğu gibi bu kitapta da yakın tarihimizin en önemli isimlerini, Bâkiler'in kimi zaman hüzünlenen kimi zaman öfkelenen ama her zaman samimi olan sohbetiyle tanıyacaksınız.
Şimdi çok iyi tahmin ediyorum; bazı kimseler bu kitap ismine itiraz edeceklerdir: "Olur mu?" diyeceklerdir. "Birlik ve beraberlik içinde olmamız gereken bir zamanda, bir takım kimseleri neden ötekileştiriyorsun? Gönlün herkese açık olmalıydı. Keşke kendini, ötekilerin yerine koyarak bir kere daha düşünseydin!" Kendimi, ötekilerin yerine koymadım; koyamam. Benim gönlüm herkesin gezip tozacağı bir panayır yeri değildir. Lafı eğip bükmeden, fikrimin altını-üstünü küllemeden söyleyeceğimi açık açık yazmak istiyorum:
Ben Türküm, Türkçe konuşuyorum ve Türk milletine mensubum. Başka milletlere karşı bir düşmanlığım yok. Kendi milletimi, dilimi, tarihimi, türkelerimi, oyunlarımı, efsanelerimi... aşk derecesinde seviyorum. Başka insanların da kendi milletlerini ve kültür değerlerini sevmelerini tabii buluyorum. Sevmek bir nasib meselesidir. İnsanlara sevmediklerini zorla sevdiremeyiz. Ama saygılı olmak terbiye işidir. Medeni olmanın gereğidir. Türkiye'de birlikte yaşadığımız kimselerin, bizim kültür temellerimize karşı terbiyeli olmalarını istemek, en tabii haklarımız arasındadır. Kültür köklerimiz karşısında yum... tümünü göster
Karton Cilt, 224 sayfa
2013 tarihinde, Yakın Plan tarafından yayınlandı