Padişahlardan sonra en fazla hayrâta sahip kişiler valide sultanlardır. Bu sebeple onların hayat ve hayrâtı, üzerinde çalışılması gereken mühim mevzulardandır. Eserimizin, Hasekilik ve iki padişaha valide sultanlık yapmış olan Gülnûş Sultanı ilim alemine, tarih meraklılarına ve milletimize daha yakından tanıtacağı ümidindeyiz.Gülnûş Sultanın hayatı ve hayrâtı, temel olarak vâlide sultanın halen var olan eserlerine ve bu eserlere dair arşiv vesikalarına ve kütüphanelerimizdeki belgeler ile o dönemde kaleme alınmış olan vekayinamelere dayanmaktadır. Giriş ve üç bölümden oluşan çalışmanın, giriş kısmında hasekilik ve vâlide sultanlık mevzuları incelenmiştir. Birinci bölümde Gülnûş Sultanın câriye olarak saraya alınmasından vefâtına kadarki hayat hikâyesine, ikinci bölümde ise umumî olarak vâlide sultanın hayratına yer verilmiştir. Son bölümde ise hasekiliği devrinde Sultan Dördüncü Mehmedin kendisine has olarak tahsis ettiği Mısırdaki arazilerinin gelirleriyle inşa ettirdiği Mekke-i Mükerremedeki dâruşşifâ ve imâretin işletilmesi maksadıyla tesis edilen vakfiyenin geniş değerlendirmesi ile transkripsiyonu yapılmıştır. Ekler kısmında ise vakfiyenin tıpkıbasımı ile vâlide sultanın halen mevcut eserlerinden fotoğraflar yer almaktadır.
Padişahlardan sonra en fazla hayrâta sahip kişiler valide sultanlardır. Bu sebeple onların hayat ve hayrâtı, üzerinde çalışılması gereken mühim mevzulardandır. Eserimizin, Hasekilik ve iki padişaha valide sultanlık yapmış olan Gülnûş Sultanı ilim alemine, tarih meraklılarına ve milletimize daha yakından tanıtacağı ümidindeyiz.Gülnûş Sultanın hayatı ve hayrâtı, temel olarak vâlide sultanın halen var olan eserlerine ve bu eserlere dair arşiv vesikalarına ve kütüphanelerimizdeki belgeler ile o dönemde kaleme alınmış olan vekayinamelere dayanmaktadır. Giriş ve üç bölümden oluşan çalışmanın, giriş kısmında hasekilik ve vâlide sultanlık mevzuları incelenmiştir. Birinci bölümde Gülnûş Sultanın câriye olarak saraya alınmasından vefâtına kadarki hayat hikâyesine, ikinci bölümde ise umumî olarak vâlide sultanın hayratına yer verilmiştir. Son bölümde ise hasekiliği devrinde Sultan Dördüncü Mehmedin kendisine has olarak tahsis ettiği Mısırdaki arazilerinin gelirleriyle inşa ettirdiği Mekke-i Mükerremedeki dâruşşifâ ve imâretin işletilmesi maksadıyla tesis edilen vakfiyenin geniş değerlendirmesi ile transkripsiyonu yapılmıştır. Ekler kısmında ise vakfiyenin tıpkıbasımı ile vâlide sultanın halen mevcut eserlerinden fotoğraflar yer almaktadır.