Hiç düşmeyen temposu, derinlikli karakterleri ve sürprizli yapısı ile şimdiye kadar yazılmış en iyi zombi romanı...
MESAJ BAŞLANGICI
DÜZENSİZ OLARAK GELEN YENİ RAPORLAR, ABD ŞEHİRLERİNDE KARMAŞANIN VE ŞİDDETİN YAYILDIĞINI GÖSTERİYOR. BİLİNMEYEN BİR KÖTÜLÜK, GEZEGENİ KASIP KAVURUYOR. ÖLÜLER MEZARLARINDAN KALKARAK, BESİN ZİNCİRİNDEKİ
YENİ BASKIN TÜR OLARAK DÜNYA’YI ELE GEÇİRİYOR
MESAJ TAMAM
16 Mayıs, saat 12:01
Kuşatma altındayız. Silo giriş kapılarının ardında, boğuşmamız gereken, hırpalanmış ve parçalanmış yaşayan ölülerden oluşan küçük bir ordu var. Sadece bir tek şey istiyorlar...
HAYATTA KALAN,
Elinizde tuttuğun kitap, bir adamın hayatta kalma mücadelesini anlattığı günlüğü. Küresel felaketin ortasında kısılı kalmış olan bu adamın vermesi gereken kararların sonunda iki seçenek var: yaşamak ya da onlardan biri olarak sonsuza kadar lanetlenmek.
CESARETİNİZ VARSA BU ADAMIN DÜNYASINA GİRİN.
YAŞAYAN ÖLÜLERİN DÜNYASINA.
“Bir zombi romanı var, bir de mezarlıktan sürünerek çıkıp sizi cehenneme sürükleyen zombi romanı var. Günbegün Mahşer bugüne kadar okuduğum en iyi zombi öyküsü. Ölülerin Şafağı ile 28 Gün Sonra'nın buluştuğunu söylemek, bu serüvenin ne kadar muhteşem olduğunu anlatmakta yetersiz kalır. O kadar gerçekçi, o kadar korkutucu ve o kadar iyi yazılmış ki romanı bitirdikten sonra haftalar boyunca yastığımın altında bir değil iki Glock tabancayla uyudum.
Hiç düşmeyen temposu, derinlikli karakterleri ve sürprizli yapısı ile şimdiye kadar yazılmış en iyi zombi romanı...
MESAJ BAŞLANGICI
DÜZENSİZ OLARAK GELEN YENİ RAPORLAR, ABD ŞEHİRLERİNDE KARMAŞANIN VE ŞİDDETİN YAYILDIĞINI GÖSTERİYOR. BİLİNMEYEN BİR KÖTÜLÜK, GEZEGENİ KASIP KAVURUYOR. ÖLÜLER MEZARLARINDAN KALKARAK, BESİN ZİNCİRİNDEKİ
YENİ BASKIN TÜR OLARAK DÜNYA’YI ELE GEÇİRİYOR
MESAJ TAMAM
16 Mayıs, saat 12:01
Kuşatma altındayız. Silo giriş kapılarının ardında, boğuşmamız gereken, hırpalanmış ve parçalanmış yaşayan ölülerden oluşan küçük bir ordu var. Sadece bir tek şey istiyorlar...
HAYATTA KALAN,
Elinizde tuttuğun kitap, bir adamın hayatta kalma mücadelesini anlattığı günlüğü. Küresel felaketin ortasında kısılı kalmış olan bu adamın vermesi gereken kararların sonunda iki seçenek var: yaşamak ya da onlardan biri olarak sonsuza kadar lanetlenmek.
CESARETİNİZ VARSA BU ADAMIN DÜNYASINA GİRİN.
YAŞAYAN ÖLÜLERİN DÜNYASINA.
“Bir zombi romanı var, bir de mezarlıktan sürünerek çıkıp sizi cehenneme sürükleyen zombi romanı var. Günbegün Mahşer bugüne kadar okuduğum en iyi zombi öyküsü. Ölülerin Şafağı ile 28 Gün Sonra'nın buluştuğunu söylemek, bu serüvenin ne kadar muhteşem olduğunu anlatmakta yetersiz kalır. O kadar gerçekçi, o kadar korkutucu ve o kadar iyi yazılmış ki romanı bitirdikten sonra haftalar boyunca yastığımın altında bir değil iki Glock tabancayla uyudum.
192 sayfa