Prix Des Assises Du Journalisme 2010 Ödülü
Dick Scherpenzeel Prus 2007 Ödülü
Ns Publiekprus 2007 Ödülü
Bir Gazetecinin Ortadoğu'da Gerçeği Arayışı
15'ten fazla dilde yayınlanan ve 2010 yılına dek satış rakamı sadece Hollanda'da 250.000'e ulaşan bu kitapta, Luyendijk en genç yabancı muhabir olarak geçirdiği beş yıl hakkında yazıyor. Akıcı Arapçasıyla taş atanlar ve teröristlerle, taksi şoförleri ve profesörlerle, kurbanlarla, saldırganlar ve aileleriyle konuştu; diktatörlüğü, işgali, terörü ve savaşı bizzat yaşadı. Daha fazla görüp geçirdikçe daha çok şaşırdı. Sahada bir muhabir olarak gördükleriyle daha sonra medyada gördükleri arasında çok derin uçurum açıldı. Luyendijk, medyanın bizlere nasıl filtrelenmiş, değiştirilmiş ve maniple edilmiş görüntüler verdiğini güçlü örnekler ve müthiş bir mizahla gösteriyor, haberlerin arkasında olup bitenlerle ilgili gözümüzü açıyor.
"Her zaman haberlerin dünyadaki en önemli şeylerin bir derlemesi olduğunu düşünmüştüm. Ama muhabirlik yaptığım altı aydan sonra, gerçek kafama dank etti. Haber sadece her günden farklı olan şeydi: kuralın istisnası."
-Kitaptan Alıntı-
Arap dünyasının nasıl demokratik olabileceğini; İslamiyet'in ne kadar hoşgörülü olduğunu ya da olmadığını; İsrail'le Filistin arasındaki savaşta kimin haklı, kimin haksız olduğunu açıklayan bir kitap yazmak istemiyordum. Bunun aksini yazmak istiyordum; Ortadoğu gibi büyük bir meselede anlamlı bir şey söylemenin ne kadar zor olduğunu gösteren bir kitap. Ya da belki de sadece, Herkese merhaba! diye düşündüğümü fark ettiğim bütün o anlar hakkında bir kitap.
-Kitaptan Alıntı-
Prix Des Assises Du Journalisme 2010 Ödülü
Dick Scherpenzeel Prus 2007 Ödülü
Ns Publiekprus 2007 Ödülü
Bir Gazetecinin Ortadoğu'da Gerçeği Arayışı
15'ten fazla dilde yayınlanan ve 2010 yılına dek satış rakamı sadece Hollanda'da 250.000'e ulaşan bu kitapta, Luyendijk en genç yabancı muhabir olarak geçirdiği beş yıl hakkında yazıyor. Akıcı Arapçasıyla taş atanlar ve teröristlerle, taksi şoförleri ve profesörlerle, kurbanlarla, saldırganlar ve aileleriyle konuştu; diktatörlüğü, işgali, terörü ve savaşı bizzat yaşadı. Daha fazla görüp geçirdikçe daha çok şaşırdı. Sahada bir muhabir olarak gördükleriyle daha sonra medyada gördükleri arasında çok derin uçurum açıldı. Luyendijk, medyanın bizlere nasıl filtrelenmiş, değiştirilmiş ve maniple edilmiş görüntüler verdiğini güçlü örnekler ve müthiş bir mizahla gösteriyor, haberlerin arkasında olup bitenlerle ilgili gözümüzü açıyor.
"Her zaman haberlerin dünyadaki en önemli şeylerin bir derlemesi olduğunu düşünmüştüm. Ama muhabirlik yaptığım altı aydan sonra, gerçek kafama dank etti. Haber sadece her günden farklı olan şeydi: kuralın istisnası."
-Kitaptan Alıntı-
Arap dünyasının nasıl demokratik olabileceğini; İslamiyet'in ne kadar hoşgörülü olduğunu ya da olmadığını; İsrail'le Filistin arasındaki savaşta kimin haklı, kimin haksız olduğunu açıklayan bir kitap yazmak istemiyordum. Bunun aksini yazmak istiyordum; Ortadoğu gibi büyük bir meselede anlamlı bir şey söylemenin ne kadar zor ol... tümünü göster
Harika bir kitaptı!
Ne yazık ki kelepir kitaplar arasına düşmüştü ve iyi ki alıp okudum.
Ortadoğunun ülkelerini, halklarını, diktatörlüklerini, yaşamlarını çok güzel anlatmış. Ve bunun Batı medyasınca ele alınışı, Batılıların bakış açısı, karşılıklı birbirimizi anlamaktaki engeller ve durumlar. Maalesef Ortadoğu çözülmez bir yumak şeklinde.
Ortadoğuya küçücük bir ilgisi bile varsa kişinin bu kitap çok güzel bir kaynak. Şiddetle tavsiye ediyorum.
Karton Cilt, 1. Baskı, 200 sayfa
Kasım2013 tarihinde, Paloma Yayınevi tarafından yayınlandı