Ertesi sabah, limandan ayrılacak olan Sloughi yatının güvertesinde, yaşları 8 ile 14 arasında değişen ve yanlarında tek bir yetişkin dahi bulunmayan on beş çocuk vardır.Mürettebat son içkilerini yudumlamak için karaya çıktığında halatlar esrarengiz bir şekilde kopar ve Chairman yatılı okulunun öğrencisi olan bu çocuklar açık denize doğru sürüklenirler.Şiddetli fırtınanın etkisiyle Pasifikin sularında kaybolan Sloughinin, ıssız bir adanın kör kayalıklarına vurup parçalanmasıyla çocuklar için uzun ve belirsiz tatil günleri başlar.Yanlarında cesaretlerinden başka bir şeyleri olmayan bu çocuklar, avlanmayı, tuzaklar hazırlamayı, hayvanları ehlileştirmeyi, barınak hazırlamayı öğrenmek zorundadırlar. Bir yandan da adanın açıklarından geçecek bir geminin umuduyla yaşamaya başlarlar. Ancak bu zorlu süreç, kişilik çatışmalarını ve gruplaşmaları da beraberinde getirerek, küçük koloninin bölünmesine neden olacaktır.Ta ki eli kanlı bir haydut çetesinin kayığı kumsala vurana dek...Issız adadaki zorunlu tatilleri, sadece hayatta kalabilmek için birbirlerine tutunmak zorunda olduklarını öğreten bir sınav süreci değildir artık, tehlikelerle de mücadele etmek zorundadırlar.
Ertesi sabah, limandan ayrılacak olan Sloughi yatının güvertesinde, yaşları 8 ile 14 arasında değişen ve yanlarında tek bir yetişkin dahi bulunmayan on beş çocuk vardır.Mürettebat son içkilerini yudumlamak için karaya çıktığında halatlar esrarengiz bir şekilde kopar ve Chairman yatılı okulunun öğrencisi olan bu çocuklar açık denize doğru sürüklenirler.Şiddetli fırtınanın etkisiyle Pasifikin sularında kaybolan Sloughinin, ıssız bir adanın kör kayalıklarına vurup parçalanmasıyla çocuklar için uzun ve belirsiz tatil günleri başlar.Yanlarında cesaretlerinden başka bir şeyleri olmayan bu çocuklar, avlanmayı, tuzaklar hazırlamayı, hayvanları ehlileştirmeyi, barınak hazırlamayı öğrenmek zorundadırlar. Bir yandan da adanın açıklarından geçecek bir geminin umuduyla yaşamaya başlarlar. Ancak bu zorlu süreç, kişilik çatışmalarını ve gruplaşmaları da beraberinde getirerek, küçük koloninin bölünmesine neden olacaktır.Ta ki eli kanlı bir haydut çetesinin kayığı kumsala vurana dek...Issız adadaki zorunlu tatilleri, sadece hayatta kalabilmek için birbirlerine tutunmak zorunda olduklarını öğreten bir sınav süreci değildir artık, tehlikelerle de mücadele etmek zorundadırlar.
İlk okuduğum ve en çok etkilendiğim kitapların başında geliyor. Bir kez daha okumaya cesaret edemiyorum açıkçası saçma bulur da sevmemeye başlarım diye.
Okuduğum ilk kitaplardan biriydi ve gençler için hayalgücünün sınırlarını kaldıran bir hikayesi var.
Hayal gücümü borçlu olduğum ve okuduğum sırada ıssız bir adaya düşmeyi deliler gibi istediğim bir kitaptı.
Çok güzel bi kitap herkezin okumasını tavsiye ediyorum.
Çocukluğumda en sevdiğim yazarın en güzel kitaplarından birisi
insanın gemiyle bir adada mahsur kalası geliyor, bu kitabı okuduktan sonra...
adam o çağda o yıllara bunları yazmış..ya bugün yaşasaydı neler yazardı kim bilir..muhteşem hayal gücü muhteşem yazar..JULES VERNE..
"Sadece hayatta kalabilmek için birine tutunmak zorunda değilsiniz. Tehlikelerle de mücadele etmek zorundasınız."
623 sayfa