İnsan arıyı da sever koyunu da. Fakat bu iki sevgi arasında şöyle önemli bir fark vardır. İn-san koyunu her şeyiyle sever. Yününü de sever, etini de, sütünü de. Onun huyu gibi, sütü de güzeldir. Ama arının balı yanında iğnesi de vardır. İnsan, arıyı sever, ona kovanlar yapar, ama yanına yaklaşmak için özel elbiseler giyer. İnsanın, iyi tarafları yanında zararlı yönleri de vardır. Onu koyunları sever gibi bütün yönle-riyle sevmemiz mümkün değildir. Önemli bir kaide:Bir adam zatı için sevilmez belki muhabbet, sıfat veya sanatı içindir. (Münazarat)Buna göre insanları sevmenin ve sevdirmenin tek yolu onları, sevilecek sıfatlarla donatmak-tan geçiyor. Öte yandan, onları kötü sıfatlardan da uzak tutmak gerekiyor. Elinizdeki bu kitap, İnsan sevgisini önemseyen ve insanı herşeyin merkezine alan bir felsefi akım olan Hümanizm üzerine kısa fakat son derece parlak tespitlerle bezeli dopdolu bir fikir yolculuğudur. İnsan niçin sevilir ve sevilmelidir? sorusuna, İslâmiyet güneşinin aydınlattığı bir iklimde, Risale-i Nurun bakış açısıyla cevap verme gayretinin ürünüdür.
İnsan arıyı da sever koyunu da. Fakat bu iki sevgi arasında şöyle önemli bir fark vardır. İn-san koyunu her şeyiyle sever. Yününü de sever, etini de, sütünü de. Onun huyu gibi, sütü de güzeldir. Ama arının balı yanında iğnesi de vardır. İnsan, arıyı sever, ona kovanlar yapar, ama yanına yaklaşmak için özel elbiseler giyer. İnsanın, iyi tarafları yanında zararlı yönleri de vardır. Onu koyunları sever gibi bütün yönle-riyle sevmemiz mümkün değildir. Önemli bir kaide:Bir adam zatı için sevilmez belki muhabbet, sıfat veya sanatı içindir. (Münazarat)Buna göre insanları sevmenin ve sevdirmenin tek yolu onları, sevilecek sıfatlarla donatmak-tan geçiyor. Öte yandan, onları kötü sıfatlardan da uzak tutmak gerekiyor. Elinizdeki bu kitap, İnsan sevgisini önemseyen ve insanı herşeyin merkezine alan bir felsefi akım olan Hümanizm üzerine kısa fakat son derece parlak tespitlerle bezeli dopdolu bir fikir yolculuğudur. İnsan niçin sevilir ve sevilmelidir? sorusuna, İslâmiyet güneşinin aydınlattığı bir iklimde, Risale-i Nurun bakış açısıyla cevap verme gayretinin ürünüdür.