Sofralar, sohbetler, gazinolar, kumpanyalar, barlar, hususiler... Tiyatro, resim, şiir, sergiler, açılışlar ve davetlerle dolu gündelik hayat. Fikret Adil bugün artık çok uzaklarda kalan bohem bir İstanbul'u Asmalımescit 74'ün ardından nüktedanlığı elden bırakmaksızın anlatmaya devam ediyor. Yahudi bir işadamının kızı ile Yunan bir tiyatrocunun kavuşmak için çareyi Atina'ya kaçmakta bulması etrafında şekillenen anlatı, hem İstanbul tarihine hem de döneme ilişkin birçok ayrıntıyı barındırıyor. Glorya Sineması'ndan Maksim'e, Casa d'Italia'dan Büyük Britanya Oteli'ne, Beyoğlu'ndan Atina'ya uzanan bu aşk hikayesine Baudelaire şiirleri kadar, Arif Dino gibi dönemin önemli isimleri de eşlik ediyor.
Sofralar, sohbetler, gazinolar, kumpanyalar, barlar, hususiler... Tiyatro, resim, şiir, sergiler, açılışlar ve davetlerle dolu gündelik hayat. Fikret Adil bugün artık çok uzaklarda kalan bohem bir İstanbul'u Asmalımescit 74'ün ardından nüktedanlığı elden bırakmaksızın anlatmaya devam ediyor. Yahudi bir işadamının kızı ile Yunan bir tiyatrocunun kavuşmak için çareyi Atina'ya kaçmakta bulması etrafında şekillenen anlatı, hem İstanbul tarihine hem de döneme ilişkin birçok ayrıntıyı barındırıyor. Glorya Sineması'ndan Maksim'e, Casa d'Italia'dan Büyük Britanya Oteli'ne, Beyoğlu'ndan Atina'ya uzanan bu aşk hikayesine Baudelaire şiirleri kadar, Arif Dino gibi dönemin önemli isimleri de eşlik ediyor.
Fikret Adil'in bu kadar arka planda kalmış olmasına şaşırdım açıkçası oldukça güzel bir kitap. Kitapda günümüzde sık kullanılmayan pekçok kelime geçiyor örneğin bazı cümlelerle örnek verecek olursam:
Bu cihetten kimsenin gelmiyeceğine ve terassüt edildiklerinden...
Lütfen delaletinizi rica ederim.
Tarzında cümleler oldukça sık kullanılmış ama bu beni rahatsız etmedi konunun gidişatından zaten ne demek istediğini anlıyordum.
Karton Cilt, 100 sayfa
2015 tarihinde, sel yayıncılık tarafından yayınlandı