Bir Çin atasözü der ki: “Keder kuşlarının başının üzerinde gezinmesini engelleyemezsin ama saçına yuva yapmasını engellersin…” Büyükannesi ve babasıyla yaşayan Mei Lien’in tek bildiği topraklar, doğup büyüdüğü Seattle’dı. Sırf Çinli olduğu için beyaz adamlar ona bulaşmasın diye erkek kılığına girerek dolaştığı topraklardı burası. Ta ki beyaz adamlar onu ve onun gibi olanları ülkelerinde istemediklerini söyleyip hepsini bir gemiye doldurana kadar… Mei Lien gemiye bindiği sabahın gecesinde yaşananları hiç unutmadı. Herkesin yaptığı gibi hayatına devam etti belki ama unutmadı. Tek dayanağı, deniz ve onlardan bir işaret gelsin diye beklediği atalarıydı. Sözlerine kulak verilmeyeceğini bildiği için kimseye anlatmadı yaşadıklarını. İpeği eline aldı ve tüm hayatını ona işlemeye başladı. Uzun zaman alsa da adaletin er ya da geç yerini bulacağının farkındaydı çünkü gerçekler ortaya çıkmak için gün sayardı…Gerçek olaylardan esinlenerek romanını oluşturan Kelli Estes, kadınların ne kadar güçlü olabileceğini ve bedeli ağır olsa da asla doğrulardan kaçmadıklarını çarpıcı bir dille ortaya koyuyor. Kalbe dokunan bu hikâye, geçmişimizden arınmadığımız sürece günümüzle uzlaşamayacağımızın bir kanıtı…
Bir Çin atasözü der ki: “Keder kuşlarının başının üzerinde gezinmesini engelleyemezsin ama saçına yuva yapmasını engellersin…” Büyükannesi ve babasıyla yaşayan Mei Lien’in tek bildiği topraklar, doğup büyüdüğü Seattle’dı. Sırf Çinli olduğu için beyaz adamlar ona bulaşmasın diye erkek kılığına girerek dolaştığı topraklardı burası. Ta ki beyaz adamlar onu ve onun gibi olanları ülkelerinde istemediklerini söyleyip hepsini bir gemiye doldurana kadar… Mei Lien gemiye bindiği sabahın gecesinde yaşananları hiç unutmadı. Herkesin yaptığı gibi hayatına devam etti belki ama unutmadı. Tek dayanağı, deniz ve onlardan bir işaret gelsin diye beklediği atalarıydı. Sözlerine kulak verilmeyeceğini bildiği için kimseye anlatmadı yaşadıklarını. İpeği eline aldı ve tüm hayatını ona işlemeye başladı. Uzun zaman alsa da adaletin er ya da geç yerini bulacağının farkındaydı çünkü gerçekler ortaya çıkmak için gün sayardı…Gerçek olaylardan esinlenerek romanını oluşturan Kelli Estes, kadınların ne kadar güçlü olabileceğini ve bedeli ağır olsa da asla doğrulardan kaçmadıklarını çarpıcı bir dille ortaya koyuyor. Kalbe dokunan bu hikâye, geçmişimizden arınmadığımız sürece günümüzle uzlaşamayacağımızın bir kanıtı…
Hangi ten-renk-dinden olursa olsun insanları dışlamak, yaşama haklarını ellerinden almak, yaşadıkları yerleri terketmeye zorlamak insanlık suçudur. Amerika'da yaşanan Çin düşmanlığını konu alan bir kitabı ilk kez okuyorum ve gerçek olaylara dayandığını düşündükçe kitap daha anlamlı hale geldi. Kitap klasik Arkadya kitaplarından, geçmiş ve günümüz iki farklı zaman aynı anda ilerliyor. Ben Mei Lien'in hikayesini yani geçmişte yaşanan olayları daha dokunaklı ve akıcı buldum. Günümüzde ilerleyen kısmı yani İnara'nın hikayesi ise daha tahmin edilebilir yazılmıştı.
Kapak tasarımına bence Mei Lien'in nakışlarından oluşan bir motif yada kaftanın en azından bir kısmını kullansalar bence daha güzel olurdu.
Genel olarak sevdiğim kitaplar arasında yerini alacak..
Hiçbir çocuk ailesinden ayrı kalmasın...
Kimberley Freeman tarzinda ama bir tik alti diyebilecegim , oldukca etkili bir roman olmus. Mei Lien'in cok aci dolu bir hikayesi var ve okurken hicbir insan bu muameleyi gormemeli dedirtiyor. Koskoca dunyada ona bir yerin olmamasi, sigindigi limanlari birer birer kaybetmesi cok dokunakli ,insanin icine isliyor o kimsesizlik hissi. Ayrica Amerika'nin Cinli vatandaslarina olan davranislariyla ilgili de oldukca ilginc bi bakis acici sunuyor kitap.
Karton Cilt, 437 sayfa
Ocak2017 tarihinde, Arkadya tarafından yayınlandı