Ortadoğu'da Arap-İsrail barış süreci çökmek üzere. Körfez'de Saddam hala iktidarda ve Arap ya da Kürt ayırt etmeksizin halkını ezmeyi sürdürüyor. İran'da Hatemi'nin kısmen liberal başkanlığı tutucu grupların tehdidi altında. Avrupa Birliği Türkiye'nin başvurusuna kapısını hemen hemen kapattı. Türkiye de dahil pek çok bölge ülkesinde dini programları benimseyen partiler bir eylem atağı içinde; geri plana çekilenler ise yeni saldırı planları yapmakta. Kısaca Ortadoğu pek çok açıdan oldukça hassas, hatta tehlikeli bir belirsizlik içinde.
Tüm bu olgular, Sosyalist Blok'un çöküşü ve Ortadoğu'da militan İslamcı hareketlerin yükselmesiyle birlikte geleceğe Batı ile İslam arasındaki çatışmanın damgasını vuracağı düşüncesini doğurdu. Kimi batılı düşünür ve siyasetçilerin ''uygarlıkların çatışması'' inancından birçok militan İslamcı hareketin Batı karşıtı retoriğine uzanan süreç, çatışma düşüncesinin eleştirilmeksizin ve yaygın bir şekilde kabulüne yol açıyor.
Konunun, özellikle de bölgenin dünyada önde gelen uzmanlarından Fred Halliday, bu yapıtında Ortadoğulu ve Müslüman devletlerle Batı arasında kaçınılmaz ve tarih-aşırı bir çatışmanın varlığını savunan yaygın görüşün Batı ve Ortadoğu arasındaki ilişkiyi basitleştirdiğini ileri sürüyor. Bir mit haline getirilen bu çatışmayı savunanların dünya görüşlerinin kanıtı olarak sahiplendikleri olgulara alternatif sayılabilecek bir bakış açısı sunuyor.
Ortadoğu'da Arap-İsrail barış süreci çökmek üzere. Körfez'de Saddam hala iktidarda ve Arap ya da Kürt ayırt etmeksizin halkını ezmeyi sürdürüyor. İran'da Hatemi'nin kısmen liberal başkanlığı tutucu grupların tehdidi altında. Avrupa Birliği Türkiye'nin başvurusuna kapısını hemen hemen kapattı. Türkiye de dahil pek çok bölge ülkesinde dini programları benimseyen partiler bir eylem atağı içinde; geri plana çekilenler ise yeni saldırı planları yapmakta. Kısaca Ortadoğu pek çok açıdan oldukça hassas, hatta tehlikeli bir belirsizlik içinde.
Tüm bu olgular, Sosyalist Blok'un çöküşü ve Ortadoğu'da militan İslamcı hareketlerin yükselmesiyle birlikte geleceğe Batı ile İslam arasındaki çatışmanın damgasını vuracağı düşüncesini doğurdu. Kimi batılı düşünür ve siyasetçilerin ''uygarlıkların çatışması'' inancından birçok militan İslamcı hareketin Batı karşıtı retoriğine uzanan süreç, çatışma düşüncesinin eleştirilmeksizin ve yaygın bir şekilde kabulüne yol açıyor.
Konunun, özellikle de bölgenin dünyada önde gelen uzmanlarından Fred Halliday, bu yapıtında Ortadoğulu ve Müslüman devletlerle Batı arasında kaçınılmaz ve tarih-aşırı bir çatışmanın varlığını savunan yaygın görüşün Batı ve Ortadoğu arasındaki ilişkiyi basitleştirdiğini ileri sürüyor. Bir mit haline getirilen bu çatışmayı savunanların dünya görüşlerinin kanıtı olarak sahiplendikleri olgulara alternatif sayılabilecek bir bakış açısı sunuyor.
Karton Cilt, 279 sayfa
Sarmal Yayınevi tarafından yayınlandı