Çağımızdan önceki çağ, Müslüman milletlerin bugün ki hayatına temel teşkil etmeye devam eden çeşitli yenilikçilik ve çağdaşlık şekillerine tanık oldu. Bütün bunların ötesinde, İslam misyonunu sürdürüyor. Onun içindir ki, yaşadığımız devrin tüm zorlularına rağmen, İslamın değişkenliği içersinde taraftarlarına ulaştırmaya devam ettiği geleneklerin ve ilhamların kalıntılarını iyice tanımak her zamankinden daha önemlidir. Mezhepler fırkalar, inançsızlık, ya da dinsizliğin, bazen Muaffak olan, ama her zaman tehlike arz eden ilerleyişi karşısında, takriben aynı terimlerle birlik ve bütünlük, yenilikçilik ya da modernciliğin hususi fazileti üzerinde ısrarla durmalıdırlar. Ünlü bir hadis Peygamberin şöyle dediğini bildirir: İslam ilga etmekle başladı ve yeniden ilga edecektir. Bu devir, bir fırkanın tek başına kurtulabileceği bir devir değildir ve İslamın, yalnızca yeni realitelerle değil, aynı zamanda kendisini kuşatan tüm dini zümrelerle her yönden diyalog kurma çağrısında, ancak deruni bir dahili diyalog tarafından hazırlanırsa verimli olabilir. Eğer İslam yarının manevi güçlerinden birini kurmayı tasarlıyorsa, bugün teknisyenlere ve mühendislere olduğu kadar din bilginlerine ve tarihçilere de ihtiyaç vardır
Çağımızdan önceki çağ, Müslüman milletlerin bugün ki hayatına temel teşkil etmeye devam eden çeşitli yenilikçilik ve çağdaşlık şekillerine tanık oldu. Bütün bunların ötesinde, İslam misyonunu sürdürüyor. Onun içindir ki, yaşadığımız devrin tüm zorlularına rağmen, İslamın değişkenliği içersinde taraftarlarına ulaştırmaya devam ettiği geleneklerin ve ilhamların kalıntılarını iyice tanımak her zamankinden daha önemlidir. Mezhepler fırkalar, inançsızlık, ya da dinsizliğin, bazen Muaffak olan, ama her zaman tehlike arz eden ilerleyişi karşısında, takriben aynı terimlerle birlik ve bütünlük, yenilikçilik ya da modernciliğin hususi fazileti üzerinde ısrarla durmalıdırlar. Ünlü bir hadis Peygamberin şöyle dediğini bildirir: İslam ilga etmekle başladı ve yeniden ilga edecektir. Bu devir, bir fırkanın tek başına kurtulabileceği bir devir değildir ve İslamın, yalnızca yeni realitelerle değil, aynı zamanda kendisini kuşatan tüm dini zümrelerle her yönden diyalog kurma çağrısında, ancak deruni bir dahili diyalog tarafından hazırlanırsa verimli olabilir. Eğer İslam yarının manevi güçlerinden birini kurmayı tasarlıyorsa, bugün teknisyenlere ve mühendislere olduğu kadar din bilginlerine ve tarihçilere de ihtiyaç vardır