İslam, Tek Tanrı kavramı (tevhid inancı)kozmik düşünce(ahiret inancı) ve bir sosyal/ahlaki düzen bileşkesinde bütüncü bir yörünge ortaya koymuş,bu çerçevede fert ve toplum hayatını düzenlemeye yönelmiştir. Bu amaçla Mekke döneminde yeni bir fert, Medinede bir toplum inşa etmiştir. Toplumsal-kültürel(tarihi-ahlaki)çerçeve, birbirlerine paralel olarak bir süre yürümüş, ancak zamanla, özde farklı olan bu iki boyut birbiriyle özdeşleştirilmiş, gelişme dinamiği kaybolmuş, İslamın bütüncül algılanışı da yeterli olmamıştır.Hâlbuki İslam her çağdaki toplumun ihtiyacına cevap verecek nitelikte bir dindir. O, potansiyel bir güçle doludur. Yeter ki, İslam bir bütünlük içerisinde anlaşılsın ve tek yanlı eğilimlere indirgenmesin. Çağdaş problemlerin çözümü İslamın asıl değerlerine götürülmek yerine sırf tarihi birikime havale edilmesin. Esasen fevkalade gelişmiş bir araç-değer dünyası demek olan endüstri olgusunun, İslamın amaç-değer dünyasına, geçmiş toplumlardan daha çok ihtiyacı vardır
İslam, Tek Tanrı kavramı (tevhid inancı)kozmik düşünce(ahiret inancı) ve bir sosyal/ahlaki düzen bileşkesinde bütüncü bir yörünge ortaya koymuş,bu çerçevede fert ve toplum hayatını düzenlemeye yönelmiştir. Bu amaçla Mekke döneminde yeni bir fert, Medinede bir toplum inşa etmiştir. Toplumsal-kültürel(tarihi-ahlaki)çerçeve, birbirlerine paralel olarak bir süre yürümüş, ancak zamanla, özde farklı olan bu iki boyut birbiriyle özdeşleştirilmiş, gelişme dinamiği kaybolmuş, İslamın bütüncül algılanışı da yeterli olmamıştır.Hâlbuki İslam her çağdaki toplumun ihtiyacına cevap verecek nitelikte bir dindir. O, potansiyel bir güçle doludur. Yeter ki, İslam bir bütünlük içerisinde anlaşılsın ve tek yanlı eğilimlere indirgenmesin. Çağdaş problemlerin çözümü İslamın asıl değerlerine götürülmek yerine sırf tarihi birikime havale edilmesin. Esasen fevkalade gelişmiş bir araç-değer dünyası demek olan endüstri olgusunun, İslamın amaç-değer dünyasına, geçmiş toplumlardan daha çok ihtiyacı vardır