21 Nisan 1816 - 31 Mart 1855 yılları arasında yaşayan Charlotte Brontenin en önemli eseri Jane Eyredir. Bu eseriyle Victoria dönemi romanına yeni bir dürüstlük anlayışı kazandırmıştır. Bir mürebbiyenin aşkını anlatan bu roman, basıldığı günkü başarısından hiçbir şey kaybetmemiş ve daha da önem kazanmıştır. Jane Eyre karakteriyle düşünen, duyan, aşk özlemi çeken ama onuruna ve ahlaki değerlere uyarak aşkından vazgeçen bir genç kızın tutkulu kişiliğini çizer.
21 Nisan 1816 - 31 Mart 1855 yılları arasında yaşayan Charlotte Brontenin en önemli eseri Jane Eyredir. Bu eseriyle Victoria dönemi romanına yeni bir dürüstlük anlayışı kazandırmıştır. Bir mürebbiyenin aşkını anlatan bu roman, basıldığı günkü başarısından hiçbir şey kaybetmemiş ve daha da önem kazanmıştır. Jane Eyre karakteriyle düşünen, duyan, aşk özlemi çeken ama onuruna ve ahlaki değerlere uyarak aşkından vazgeçen bir genç kızın tutkulu kişiliğini çizer.
çok beğendim. harika bir klasik.Zaten Emily'nin yazdığı Uğultulu Tepeler de benim için favoriydi. Jane Eyre kitabını okuyunca aynı hazzı aldım. Ayrıca kitabın sonunu çok beğendim. Edward'ın yaşadıkları ve Jane'e olan aşkı büyüleyiciydi.
Kelimelerle ifade edilemeyecek kadar güzel bir kitap!
Saf, temiz ve masum bir aşkın hikayesi...
ah jane..kimi zaman kızdım, kimi zaman hüzünlendim, bazende oh be dedim..iyi ki okumuşum dediğim kitaplardan biridir
Yıllar Sonra Gelen Mutluluk Jane Eyre bitti.
İtiraf etmeliyim hep klasikleri sıkıcı bilirdim. Bazıları hariç. Bu bazılarına kesinlikle bu kitapta dahil. Nutkum tutuldu okurken. Aşk,üzüntü,acıma,nefret her şeyi bulabileceğiniz bir kitap…
Öncelikle Jane Eyre’nin çocukluğundan başlıyor olay. Dayısının ölmesiyle yengesinin eline kalıyor ve pek iyi çocukluk geçiremiyor.Daha sonra bir okula gidiyor. Orda 8 yıl kalıyor. Ve bi süre sonra öğretmen olarak kalıyor..Bi süre sonra ilan verip bi evde çalışmaya başlıyor. O andan itibaren olaylar gelişiyor. Ve patronuna aşık oluyor…
Okuduğum en güzel aşk hikayesiydi diyebilirim. Ve de bi kızın ayakta durma hikayesi..
Kesinlikle,kesinlikle,kesinlikle okuyun. Ben çok beğendim.
Muhtesem bir donem tasviri. Cogu klasik ic bayici turden olmasi sebebiyle okuyucular tarafindan cok ragbet gormez ama bu o algiyi yerle bir edecek kadar akici bir kitap. Mutlaka okunmali.
Ayrica elimdeki marti yayinevinin basimi. Ama fransizca diyaloglar oylece birakilmis. Cevrilmedigi gibi dipnot bile eklenmemis. Bu acidan okuma zevki biraz dusuyor.
Okuma şenliğimin en kötü kitabıydı. Bir kere Jane karakteri çok itici geldi bana. 100 sayfalık okul anıları yazmaya hiç gerek yoktu. İlle yazacaksa 30 sayfada anlatsa yetermiş. Okul anıları hem gereksiz yere uzamış hem sıkıcılaştırmış.
En en en sinirime dokunan Bay Rochester idi. Bir şey anlatacak, dalıyor başka konulara. Resmen 10. Doktor'un daha suratsız versiyonu. Jane "Ben güzel değilim, iltifatlarının hepsi yalan. Hor görme beni." demesiyle iyice kezbana bağladı.
Sonu da apayrı saçma geldi. Ya yanlış zamanda okudum kitabı ya da büyük beklentiyle başlayınca hayal kırıklığına uğramam kaçınılmaz oldu.
Mükemmel bir klasik. Elimden bir an olsun düsmedi
http://pinucciasbooks.blogspot.com
Kitabın başlarında sıkılacağımı düşünmüştüm ama hiç de beklediğim gibi olmadı. Her ne kadar Jane'in hayatında olanların büyük kısmı ve Jane'in genel ruh hali kitap boyunca bende bir şeylere müdahale etmem gerektiği ihtiyacını yaratsa da 5 günde kitabı okuyuverdim. Kitabı bitirdikten sonra da okurken yaptıkları beni rahatsız etmiş olsa da hem Jane hem de Edward karakterlerini sevdiğimi fark ettim.
Kitapta hoşuma giden bir başka unsur da kitap boyunca Bronte'nin yazdığı dönemin yazarlarından ve kitaplarından satır aralarında bahsetmesi oldu.
Jane Eyre esasen otobiyografik bir roman. Charlotte Bronte kendi yaşam öyküsünden hareketle romanı yazmış ama benim naçizane tavsiyem Charlotte Bronte'nin yaşam öyküsü kitabı okumadan önce kesinlikle okumamanız. Benim okuduğum versiyon yukarıda kapak resmini de gördüğünüz Antik Yayınları'ndan çıkan versiyon ve kitabın başında Charlotte Bronte'nin yaşam öyküsü var. Ben romana başlamadan okumuş bulundum. Aman siz yapmayın!
Gereken tek büyü sana bakan gözlerin sevda dolu olmasıdır.
Gurur ve Önyargı kitabının yanında yerini alması gereken çok özel dönem kitaplardan biri diyebilirim, hikaye, anlatım, karakterler çok güzel, bir çok kez filme çevrildi ama ben en çok 2006 yapımı olanı beğendim ( kitabın kapağındaki) duyguları en yoğun biçimde anlatan bir film olmuştu okumayan kalmamıştır eminim ama kalan olduysa zevkle okuyacaktır :)