Lübnanlı avukat Nabil Salehin ilk romanı olan Kadı ve Falcı, Hicri 1259 (Miladi 1843) yılında Osmanlı İmparatorluğuna bağlı Beyrutta kadılık görevini yürüten Ebu Halitin günlüğünü kapsar. Ancak Ebu Halit, aynı yılın onuncu ayında günlüğü yazmayı bırakır. Bu yıl, Lübnan Dağı ve çevresinde sakin geçmekle birlikte, yaşanacak çatışmaların habercisi niteliğindeki olaylara sahne oldu. Bir nevi fırtınadan önceki sessizlik! Özellikle Maruniler ve Dürziler arasında Lübnan Dağlarında yaşanan gerginlik, çok yoğun bir çatışma ve kargaşa ortamına dönüşmek üzereydi. Buna bir de, Düvel - i Muazzama olarak adlandırılan, Fransa ve İngiltere gibi Avrupalı büyük güçlerin bölge üzerindeki iktidar savaşı ve müdahaleleri eklenince, işlerin iyice karışması kaçınılmaz olmuştu.İşte Ebu Halit, günlüğünü böyle bir ortamda yazmıştı. Günlük dönemin tüm çatışmalarını, mücadelelerini, bu mücadelelerde aktif rol oynayan aktörleri yansıtmakla birlikte Ebu Halitin iç dünyasına, tutkularına, dünyaya bakışına ve beklentilerine de ışık tutmaktadır.Bir dönemi ve bir dönemin zihniyet dünyasını yeniden kurgulaması açısından dikkat çekici bir kitap!
Lübnanlı avukat Nabil Salehin ilk romanı olan Kadı ve Falcı, Hicri 1259 (Miladi 1843) yılında Osmanlı İmparatorluğuna bağlı Beyrutta kadılık görevini yürüten Ebu Halitin günlüğünü kapsar. Ancak Ebu Halit, aynı yılın onuncu ayında günlüğü yazmayı bırakır. Bu yıl, Lübnan Dağı ve çevresinde sakin geçmekle birlikte, yaşanacak çatışmaların habercisi niteliğindeki olaylara sahne oldu. Bir nevi fırtınadan önceki sessizlik! Özellikle Maruniler ve Dürziler arasında Lübnan Dağlarında yaşanan gerginlik, çok yoğun bir çatışma ve kargaşa ortamına dönüşmek üzereydi. Buna bir de, Düvel - i Muazzama olarak adlandırılan, Fransa ve İngiltere gibi Avrupalı büyük güçlerin bölge üzerindeki iktidar savaşı ve müdahaleleri eklenince, işlerin iyice karışması kaçınılmaz olmuştu.İşte Ebu Halit, günlüğünü böyle bir ortamda yazmıştı. Günlük dönemin tüm çatışmalarını, mücadelelerini, bu mücadelelerde aktif rol oynayan aktörleri yansıtmakla birlikte Ebu Halitin iç dünyasına, tutkularına, dünyaya bakışına ve beklentilerine de ışık tutmaktadır.Bir dönemi ve bir dönemin zihniyet dünyasını yeniden kurgulaması açısından dikkat çekici bir kitap!