Gelişmiş kapitalist toplumlardaki politik söylemin merkezindeki ;ideoloji ne kadar güçlü? İnsanların büyük çoğunluğu için ne anlam ifade ediyor, hayatlarını ne kadar etkiliyor? Conrad Lodziak İhtiyaçların Manipülasyonunda, Sol kanat politikalarının son yıllarda odaklandığı ideoloji ve ideolojik mücadele vurgusunun, postmodern dünyada Sol hareketi yanlış yere götürdüğünü ve amaca zarar verdiğini savunuyor. Marcuse, Habermas, Seve ve Gorzun çalışmalarına başvuran Lodziak, kapitalizmin giderek insanların ihtiyaçlarına yanıt vermekten uzaklaşırken, bunun kapitalist sisteme olan bağımlılığımızı azaltacak yeni bir muhalefet kültürü fırsatı yarattığına dikkat çekiyor ve kitabını bu amaca adıyor. Kapitalizmin yok edilmesinin mümkün olmadığı görüşünün büyük ölçüdeki sorumlusu ilan ettiği egemen ideoloji tezinin karşısına koyduğu ;ihtiyaçların manipülasyonu tezini herkesin anlayabileceği, güçlü bir yorumla sunuyor. Hem egemenlik yapılarının yeniden üretiminin açıklanmasında, hem de muhalif politikanın yürütülmesi için savunduklarıyla egemen ideoloji tezinin karşısında duruyor. Kapitalist sistemin insanların ihtiyaçlarını manipüle ettiğini ve bu ihtiyaçları kısmen karşıladığını, dolayısıyla da tüketicilik ve kimlikle ilgili meselelerle meşgul olmanın, özgürleştirici bir toplumsal politikayı engellemediğine inanıyor. Şimdiki konumumuzdan baktığımızda kapitalist sistemin gücüyle mücadele etme yönünde geliştirilecek herhangi bir politikanın hiçbir başarı şansı yokmuş gibi görünebilir. Ancak gelecekte çok sayıda insan kendisi için bir özerklik kültürü geliştirdiğinde, kapitalist sistemle çatışmaya girmeye düşüncesi o kadar da göz korkutucu gelmeyecektir. İnsanlar, kendi kaderini tayin deneyimini yaşadıklarında, mücadeleye girişmek için daha hazırlıklı olacak ve kolektif eylemin başarı kazanacağına umutla bakabileceklerdir.
Gelişmiş kapitalist toplumlardaki politik söylemin merkezindeki ;ideoloji ne kadar güçlü? İnsanların büyük çoğunluğu için ne anlam ifade ediyor, hayatlarını ne kadar etkiliyor? Conrad Lodziak İhtiyaçların Manipülasyonunda, Sol kanat politikalarının son yıllarda odaklandığı ideoloji ve ideolojik mücadele vurgusunun, postmodern dünyada Sol hareketi yanlış yere götürdüğünü ve amaca zarar verdiğini savunuyor. Marcuse, Habermas, Seve ve Gorzun çalışmalarına başvuran Lodziak, kapitalizmin giderek insanların ihtiyaçlarına yanıt vermekten uzaklaşırken, bunun kapitalist sisteme olan bağımlılığımızı azaltacak yeni bir muhalefet kültürü fırsatı yarattığına dikkat çekiyor ve kitabını bu amaca adıyor. Kapitalizmin yok edilmesinin mümkün olmadığı görüşünün büyük ölçüdeki sorumlusu ilan ettiği egemen ideoloji tezinin karşısına koyduğu ;ihtiyaçların manipülasyonu tezini herkesin anlayabileceği, güçlü bir yorumla sunuyor. Hem egemenlik yapılarının yeniden üretiminin açıklanmasında, hem de muhalif politikanın yürütülmesi için savunduklarıyla egemen ideoloji tezinin karşısında duruyor. Kapitalist sistemin insanların ihtiyaçlarını manipüle ettiğini ve bu ihtiyaçları kısmen karşıladığını, dolayısıyla da tüketicilik ve kimlikle ilgili meselelerle meşgul olmanın, özgürleştirici bir toplumsal politikayı engellemediğine inanıyor. Şimdiki konumumuzdan baktığımızda kapitalist sistemin gücüyle mücadele etme yönünde geliştirilecek herhangi bir politikanın hiçbir başarı şansı yokmuş gibi görünebilir. Anca... tümünü göster