Kapitalizm kelimesinin, ülkemizin yakın tarihinde ilginç bir serüveni var. Sosyalist düşüncenin boyut kazanmaya başladığı altmışlı yıllarda, Türkiyenin kapitalist bir ülke olduğu sonucuna varıldı. Bu ülke, Batının modelini gecikmiş olsa da izliyordu ve kitaba uygun olarak, sonunda sosyalizme geçebilirdi. Seksenli yıllardan sonra ise, Türkiyenin kapitalist olduğundan kuşku duyuldu ve başımıza gelen tüm felaketler, bu kapitalist olmayışımıza bağlandı. Benzeri bir deneyi eski Sovyetler Birliği de yaşadı. 1917de Rusyanın kapitalist olduğuna iman edilmişken, 1980lerin sonuna doğru, Rusyayı kapitalistleştirme mücadelesi verilmeye başladı. Jean Baechler, Kapitalizmin Kökenlerinde kapitalizmin neden bir Batı Avrupa olayı olduğunu, Japonyanın dışında hiçbir bölgenin bu tarzı kendi olanaklarıyla neden üretilmediğini inceliyor.
Kapitalizm kelimesinin, ülkemizin yakın tarihinde ilginç bir serüveni var. Sosyalist düşüncenin boyut kazanmaya başladığı altmışlı yıllarda, Türkiyenin kapitalist bir ülke olduğu sonucuna varıldı. Bu ülke, Batının modelini gecikmiş olsa da izliyordu ve kitaba uygun olarak, sonunda sosyalizme geçebilirdi. Seksenli yıllardan sonra ise, Türkiyenin kapitalist olduğundan kuşku duyuldu ve başımıza gelen tüm felaketler, bu kapitalist olmayışımıza bağlandı. Benzeri bir deneyi eski Sovyetler Birliği de yaşadı. 1917de Rusyanın kapitalist olduğuna iman edilmişken, 1980lerin sonuna doğru, Rusyayı kapitalistleştirme mücadelesi verilmeye başladı. Jean Baechler, Kapitalizmin Kökenlerinde kapitalizmin neden bir Batı Avrupa olayı olduğunu, Japonyanın dışında hiçbir bölgenin bu tarzı kendi olanaklarıyla neden üretilmediğini inceliyor.