Kara Kardinal

Kara Kardinal AB Anayasasına Hıristiyanlık değerlerini yerleştirerek Avrupayı yeniden Hıristiyanlaştırmaya çalışmaktadır. Bu yüzden de Türkiyenin AB üyesi olmasına karşı çıkmaktadır. Diğer amacı ise kısmen birleşmiş küçük ama disiplinli bir Kilise kurmak, Anglikan Kilisesini, Monofizit Kiliselerini ve Fener Rum Patrikhanesini Vatikan ile birleştirebilmektir. Bu sayede uluslararası hukuk çerçevesinde ifade özgürlüğünü, eşcinselliği, göreceliği, önleyici vuruş hakkını, genetik bilimini, çoğulculuğu, küreselleşmeyi, kürtajı, prozeltiyi ve ötenaziyi kısıtlamaya çalışacaktır. Bu hedeflere kendi zamanında olmasa bile talebesi ve geleceğin papası olan Kardinal Schönborn döneminde mutlaka ulaşılacaktır. Zira Kara Kardinalin hayatı II. Vatikan Konsilinin yarattığı hoşgörü kisvesi altında tüm dinleri tahrif eden Kilisenin sol kanadını çökertmekle geçmiştir. Bizler Batıyı Soğuk Savaştan kalma bir takıntıyla hala blok olarak görmekteyiz. Halbuki son yarım yüzyılda dünyanın kaderini bir ölçüde Kilise içindeki mücadele belirledi. Papa Türkiyeye herkesin sandığı gibi bir diyalog için değil Fener Rum Patrikhanesini Vatikana bağlamaya geliyor. Böylece Vatikan benzeri bir devletin kurulması engellenmiş olacak ve Misak-ı Milli muhafaza edilecektir. Tüm bu gelişmeler din istismarının en acı boyutlarını ortaya çıkaracak ve Atatürkçü Cumhuriyet ile İslamiyetin elden gittiğini açıkça gösterecektir. Bu kitapta anlatılanlar garip gelebilir, ancak şu unutulmamalıdır ki hiçbir şey göründüğü gibi değildir...

Kara Kardinal AB Anayasasına Hıristiyanlık değerlerini yerleştirerek Avrupayı yeniden Hıristiyanlaştırmaya çalışmaktadır. Bu yüzden de Türkiyenin AB üyesi olmasına karşı çıkmaktadır. Diğer amacı ise kısmen birleşmiş küçük ama disiplinli bir Kilise kurmak, Anglikan Kilisesini, Monofizit Kiliselerini ve Fener Rum Patrikhanesini Vatikan ile birleştirebilmektir. Bu sayede uluslararası hukuk çerçevesinde ifade özgürlüğünü, eşcinselliği, göreceliği, önleyici vuruş hakkını, genetik bilimini, çoğulculuğu, küreselleşmeyi, kürtajı, prozeltiyi ve ötenaziyi kısıtlamaya çalışacaktır. Bu hedeflere kendi zamanında olmasa bile talebesi ve geleceğin papası olan Kardinal Schönborn döneminde mutlaka ulaşılacaktır. Zira Kara Kardinalin hayatı II. Vatikan Konsilinin yarattığı hoşgörü kisvesi altında tüm dinleri tahrif eden Kilisenin sol kanadını çökertmekle geçmiştir. Bizler Batıyı Soğuk Savaştan kalma bir takıntıyla hala blok olarak görmekteyiz. Halbuki son yarım yüzyılda dünyanın kaderini bir ölçüde Kilise içindeki mücadele belirledi. Papa Türkiyeye herkesin sandığı gibi bir diyalog için değil Fener Rum Patrikhanesini Vatikana bağlamaya geliyor. Böylece Vatikan benzeri bir devletin kurulması engellenmiş olacak ve Misak-ı Milli muhafaza edilecektir. Tüm bu gelişmeler din istismarının en acı boyutlarını ortaya çıkaracak ve Atatürkçü Cumhuriyet ile İslamiyetin elden gittiğini açıkça gösterecektir. Bu kitapta anlatılanlar garip gelebilir, ancak şu unutulmamalıdır ki hiçbir şey göründüğü gibi değild... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri



ISBN
9944-334-19-7

Etiketler: aktüel siyaset

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

Okumuş kimse bulunamadı.

Okumak İsteyenler

Okumak isteyen bulunamadı.

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski