Sennur SezerAvrupanın Bugününü Anlamak İçinBir savaş biter, ordular dağılır, ölüler gömülür... Ama savaşın gölgesi hiç eksilmeyecektir o toprakların üstünden. İkinci Dünya Savaşı sonrası Almanyada bu gölge daha ağırdır. Çünkü bir dönem sona ermemiştir henüz, halkın Hitler ve partisiyle yaşadıkları. Hitleri destekleyen, onun baskı yasalarıyla kârlarını katlayanlar da, onların SS subayı yakınları da yerlerini korumakta, savaşın kıtlığının, yokluğunun hiçbir sıkıntısını yaşamamaktadır. Amerikan, Fransız, İngiliz İşgal Kuvvetlerinin, savaş suçlusu olmaktan son anda kurtulan bu tür güçlü kişilerle bir problemi yoktur. Bu tür ailelerin yaninda çalişip, sofra artiklarini evlerine götürebilenlerse kendilerini şansli saymaktadirlar. Bu anlatilanlar, Batinın görüntüsüdür. Ayrıca Batıdaki fabrikalar, dünyayı tehdit eden komünizm tehlikesine karşi Batili sermayedarlarca desteklenmektedir.Sovyetler Birligi ordularinin bulundugu Dogu Almanyada ise işler pek yolunda gitmemektedir. Ülkesi yakilip yikilmiş, milyonlarca şehit vermiş Sovyetlerin Almanyadaki tek düzenlemesi, halkın kendi işlerini yönetmesine ilişkindir. Eli işe yatkın işçiler, eski ustabaşları, yanıp yıkılmış fabrikaları yeniden çalıştırabilecek düzenlemeleri yapmaya çalışmakta. Yıkıntılar, düzenlenip oturulacak duruma getirilmekte. Başıboş delikanlılar eğitmeye, onları meslek sahibi etmeye çalışanlar da var.Doğunun sorunu yalnızca yıkık evler, çalışmayan fabrikalar değil. İnsanların, yiyecek kıtlığı yanında unutamadıkları olaylar var. Toplama kamplarında ölen eşler, bir dönem aldanılan Hitler propagandası, öteki bölgede kalmış yakınlar, Amerikan bölgesinde bulunan geniş olanaklar... Bu olanakları tepip Doğuda yaşamayi seçen de var. Faşist bir dönemin suçlulari kellelerini kurtarmak için kapagi Güney Amerikaya atanlar, özgür olduklarını sanıyorlar. Oysa uluslararası polis güçleri, ajanlar, onları yedek güç olarak korumakta, eski dosyalarını söz konusu ederek, gerekli yerlerde kullanmayı seçmektedirler.Anna Seghersin, Almanyanın yakın tarih üçlemesinin ikinci romanı Karar, yapısını bu yeniden yapılanmanın kargaşası üstüne kurmuştur.Aydın ikilemiKararın en ilginç kahramanlarından biri Herbert Melzerdir. İspanya İç Savaşına katılmıştır. Hiçbir partiye üye olmayan Melzer demokrat bir grubun üyesidir. Gestaponun izlemesinden kurtulmak için önce Fransaya sonra İspanyaya kaçar. Son durağı Amerikadır. Oradaki akrabaları ona kefil olur, bir reklam ajansında iş bulurlar. Herbert Melzer, bir süre sonra bir dergiye geçer. Yaşadıklarıyla ilgili öyküler yazmaya başlar. Dergi onunla anlaşma yapıp onu Avrupaya gönderir. Amerikan okurları, Avrupanın yaşadığı savaşın öykülerini okumaktan hoşlanmaktadır.TedirginlikMelzer, ünlenir. Yazdıkları sıradan okura çekici gelen öykülerdir. Ancak doğduğu topraklara döndüğünde kendisiyle aynı dünya görüşünü paylaşan arkadaşlarıyla konuştuğunda eski yazdıklarından tedirgin olmaya başlar. İspanya İç Savaşı ile ilgili romanında değişiklik yapmak ister. Yayınevi bu değişikliği kabul etmek istemez. Melzer, kurguların yerine gerçek yaşamı izlemek ve yazmak istemektedir. Bu istek onu Batı Almanyadaki büyük bir grevin işçi yürüyüşüne sürükler. Yürüyüş kolundaki işçilerle konuşurken, polis işçilere saldirir. Yazar da coplanir.Karar, kimi kişileri Ölüler Genç Kalırdan tanıdığımız bir olaylar zinciriyle kıpır kıpır bir roman. Güney Amerikadaki okuma yazma bilmeyen çiftlik yanaşmasi Miguel de, genç çiraklara ögretmenlik yapmayi seven Robert Lohse de roman bittikten sonra birakmayacak peşinizi. Ama asil kadinları animsayacaksınız. Mutsuz aşk etkilerini yenip yeni bir yaşam kurmayı başaran, erkeklere destek olan kadın tipleri. Lydia, Ella...Ağırlık ve karanlıkAnna Seghersin romanlarında, baskı yıllarının, savaş yıllarının, kuruluş kargaşasının ağırlığı ve karanlığı vardır. Belirsiz bir ışık sızar yine de. Bu umudun ışığıdır. Bir mağarada yaralı yatan uluslararası tugay savaşçıları da görür bu ışığı. Sonunda iyinin ve güzelin egemen olacağının ışığıdır bu. Kararda da bu ışığı bulacaksınız, aydınların ikircimleri, kendine güvensizlikten doğan kaçaklıkları bile, sıradan emekçinin acemi ama Kararlı adımlarını engelleyemeyecektir.Karar, Avrupanın bugününü anlamak için önemli ipuçları taşıyan bir belgesel olarak da okunabilir.GÜNLÜK EVRENSEL GAZETESİ
Sennur SezerAvrupanın Bugününü Anlamak İçinBir savaş biter, ordular dağılır, ölüler gömülür... Ama savaşın gölgesi hiç eksilmeyecektir o toprakların üstünden. İkinci Dünya Savaşı sonrası Almanyada bu gölge daha ağırdır. Çünkü bir dönem sona ermemiştir henüz, halkın Hitler ve partisiyle yaşadıkları. Hitleri destekleyen, onun baskı yasalarıyla kârlarını katlayanlar da, onların SS subayı yakınları da yerlerini korumakta, savaşın kıtlığının, yokluğunun hiçbir sıkıntısını yaşamamaktadır. Amerikan, Fransız, İngiliz İşgal Kuvvetlerinin, savaş suçlusu olmaktan son anda kurtulan bu tür güçlü kişilerle bir problemi yoktur. Bu tür ailelerin yaninda çalişip, sofra artiklarini evlerine götürebilenlerse kendilerini şansli saymaktadirlar. Bu anlatilanlar, Batinın görüntüsüdür. Ayrıca Batıdaki fabrikalar, dünyayı tehdit eden komünizm tehlikesine karşi Batili sermayedarlarca desteklenmektedir.Sovyetler Birligi ordularinin bulundugu Dogu Almanyada ise işler pek yolunda gitmemektedir. Ülkesi yakilip yikilmiş, milyonlarca şehit vermiş Sovyetlerin Almanyadaki tek düzenlemesi, halkın kendi işlerini yönetmesine ilişkindir. Eli işe yatkın işçiler, eski ustabaşları, yanıp yıkılmış fabrikaları yeniden çalıştırabilecek düzenlemeleri yapmaya çalışmakta. Yıkıntılar, düzenlenip oturulacak duruma getirilmekte. Başıboş delikanlılar eğitmeye, onları meslek sahibi etmeye çalışanlar da var.Doğunun sorunu yalnızca yıkık evler, çalışmayan fabrikalar değil. İnsanların, yiyecek kıtlığı yanında unutamadıkları olayl... tümünü göster
Karton Cilt, 511 sayfa
2001 tarihinde, Evrensel Basım Yayın tarafından yayınlandı