Kelime Defteri

Ben ilkokula gittiğim yıllarda öğretmenimiz bize Kelime Defteri tuttururdu. Alfabetik fihrist formunda, ince uzun bir defterdi bu. Türkçe dersi sırasında karşılaştığımız yeni bir kelimeyi ve onun anlamını günlük defterimize değil Kelime Defteri’ne yazar, karşı tarafta cümle içinde kullanırdık. Böylece kendimize ait sözlüğümüz oluşurdu.

Şimdi ben de kendi kelimelerimi merak ediyorum ve onları bir araya getirerek cümle içinde kullanmayı deniyorum. Bir tür Kelime Defteri çıkarmak istiyorum kısacası. Bir de merak ediyorum, acaba fark etmediğim kelimelerim de var mıdır benim? Yoksa hepsinin farkında mıyımdır?

İşte benim Kelime Defteri’m...Aşk: Ezelden beri aşk olduğu için kelimelerin en başına yazıldı.

İnsaniyet: Her türlü davanın üstünde.

Tabiat: Yarı ölü düştüğüm bahçede yabani bir lâvanta çiçeğini saçlarımın arasına takma arzusunu duyduğumda, beni taşıdığım can hatırına onaracak olanı da tanıdım.

Nergis: Gül devrim, lâle devrim geçti. Şimdi nergis devrimdeyim.

Karadeniz: Karadeniz’in ayrı bir kimliği var. O yüzden Kelime Defteri’nde Deniz’e rağmen Karadeniz var. İçinde Fırtına.

Çay: Çayı yaratan Allah’a hamd olsun. Ya yaratmamış olsaydı!

Yazı: Hayatımın merkezinde duran şey yazıdır, yazarlık değil.

Defter: Bitti. Oysa benim daha çok kelimem kaldı. Su gibi. Ateş gibi.

Ben ilkokula gittiğim yıllarda öğretmenimiz bize Kelime Defteri tuttururdu. Alfabetik fihrist formunda, ince uzun bir defterdi bu. Türkçe dersi sırasında karşılaştığımız yeni bir kelimeyi ve onun anlamını günlük defterimize değil Kelime Defteri’ne yazar, karşı tarafta cümle içinde kullanırdık. Böylece kendimize ait sözlüğümüz oluşurdu.

Şimdi ben de kendi kelimelerimi merak ediyorum ve onları bir araya getirerek cümle içinde kullanmayı deniyorum. Bir tür Kelime Defteri çıkarmak istiyorum kısacası. Bir de merak ediyorum, acaba fark etmediğim kelimelerim de var mıdır benim? Yoksa hepsinin farkında mıyımdır?

İşte benim Kelime Defteri’m...Aşk: Ezelden beri aşk olduğu için kelimelerin en başına yazıldı.

İnsaniyet: Her türlü davanın üstünde.

Tabiat: Yarı ölü düştüğüm bahçede yabani bir lâvanta çiçeğini saçlarımın arasına takma arzusunu duyduğumda, beni taşıdığım can hatırına onaracak olanı da tanıdım.

Nergis: Gül devrim, lâle devrim geçti. Şimdi nergis devrimdeyim.

Karadeniz: Karadeniz’in ayrı bir kimliği var. O yüzden Kelime Defteri’nde Deniz’e rağmen Karadeniz var. İçinde Fırtına.

Çay: Çayı yaratan Allah’a hamd olsun. Ya yaratmamış olsaydı!

Yazı: Hayatımın merkezinde duran şey yazıdır, yazarlık değil.

Defter: Bitti. Oysa benim daha çok kelimem kaldı. Su gibi. Ateş gibi.


Değerlendirmeler

değerlendirme
7 puan

Nazan Bekiroğlu'nun gazetede yayınlanan köşe yazılarının derlenmiş hali. Ben okurken çok zevk aldım. Hem birçok konuda bilgileniyorsunuz hem de kelimelerin büyülü dünyasında kayboluyorsunuz. Adı üzerinde "Kelime Defteri".
Deneme türünü okumayı seviyorsanız kesinlikle tavsiye ederim.


Baskı Bilgileri

256 sayfa
2014 tarihinde, Timaş yayınları tarafından yayınlandı


ISBN
6050817805
Dil
Türkiye Türkçesi

Diğer baskılar


Etiketler: yerli deneme

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

hayalkar mugem GÜLNİHAL habibe_kavak
4 kişi

Okumak İsteyenler

Fısıltı` eylulberna
2 kişi

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski