Dedem –herhalde üzüntüsünden– sigarası biter bitmez paketten bir sigara daha çıkardı, o sırada Mert geldi balkona. Kafasına banyo havlusunu sarmış, sadece gözleri gözükürken elindeki oklavayı döndürüp saçma sapan hareketler yapıyordu. Dedem küçük torununu o halde görünce büsbütün kahroldu, tek laf etmeden sigarasını yaktı. Üzüntüden o kadar derin bir nefes çekti ki, sanırım duman kalın bağırsaklarına kadar gitti. Kardeşimden umudu kesmiş olan dedem bana dönüp, “Sen bu çocuk kadar salak değilsindir umarım” ses tonuyla, “Sen neler yapıyorsun bakalım Onur?” diye sordu.
Dedem –herhalde üzüntüsünden– sigarası biter bitmez paketten bir sigara daha çıkardı, o sırada Mert geldi balkona. Kafasına banyo havlusunu sarmış, sadece gözleri gözükürken elindeki oklavayı döndürüp saçma sapan hareketler yapıyordu. Dedem küçük torununu o halde görünce büsbütün kahroldu, tek laf etmeden sigarasını yaktı. Üzüntüden o kadar derin bir nefes çekti ki, sanırım duman kalın bağırsaklarına kadar gitti. Kardeşimden umudu kesmiş olan dedem bana dönüp, “Sen bu çocuk kadar salak değilsindir umarım” ses tonuyla, “Sen neler yapıyorsun bakalım Onur?” diye sordu.
152 sayfa