Kıbrıs sorunu elli yılı aşkın bir süredir Türkiye kamuoyunu meşgul ediyor veTürk dış politikasının ana ekseni olmayı sürdürüyor. Ama ne yazık ki, ülkemiz açısından böylesine temel bir önem taşıyan bu sorunun ardında yatan nedenlerle ilgili sağlıklı bilgiler bilinçli biçimde kamuoyunun dikkatinden uzak tutulup, gelişen olaylar hep resmi politikanın merceğinden ve çoğu kez de manipülatif teknikler kullanılarak yansıtılıyor.Ahmet Anın bu kitapta yer alan yazılarında, Kıbrıs sorunu resmi politikanındışında kalan bir Kıbrıslı Türkün bakış açısıyla bakılıp değerlendirilmekteve büyük güçlerin Doğu Akdenizdeki oyunlarına ışık tutan, çarpıcı açıklamalar ve zengin belgelerle desteklenmektedir.Örneğin, Rauf R. Denktaşın 27-28 Ocak 1958 olaylarında ölenler için söylediği,Bu ölüler bize lazımdır; dünyaya sesimizi bu ölülerle duyuracağız, şeklindeki sözünden, 1974 yılında dönemin İngiltere Dışişleri Bakanı Callaghanın, Siz bir bataklığa giriyorsunuz. Mr. Güneş, bugün Kıbrıs sizin ordunuzun esiridir, ancak yarın ordunuz Adanın esiri olacaktır, deyişine ve Güneri Civaoğlunun aynı günlerde Dışişleri Bakanı Turan Güneşe atfen yaptığı, Hele biz Adanın yarısını alalım, oldubittiyi yapalım, yirmi yılda sökemezler bizi oradan, şeklindeki açıklamalarına kadar...Ülkenin kendi kaderinin belirlenmesinde ada halkının dışlanmaya çalışıp sorunların sürekli dış güçler tarafından kışkırtıldığı ve Türkiyenin Temmuz 1974teki askeri harekâtıyla yeni bir boyuta sıçrayan bir ülke olan yavru vatan Kıbrısla ilgilibu çalışma, Kıbrısın güneyinin Avrupa Birliğine alınmasının ve bütün adanıngeleceğinin yeniden gündemin odağına yerleştiği şu günlerde bir boşluğudoldurarak sorunun daha iyi anlaşılmasına katkıda bulunacaktır.
Kıbrıs sorunu elli yılı aşkın bir süredir Türkiye kamuoyunu meşgul ediyor veTürk dış politikasının ana ekseni olmayı sürdürüyor. Ama ne yazık ki, ülkemiz açısından böylesine temel bir önem taşıyan bu sorunun ardında yatan nedenlerle ilgili sağlıklı bilgiler bilinçli biçimde kamuoyunun dikkatinden uzak tutulup, gelişen olaylar hep resmi politikanın merceğinden ve çoğu kez de manipülatif teknikler kullanılarak yansıtılıyor.Ahmet Anın bu kitapta yer alan yazılarında, Kıbrıs sorunu resmi politikanındışında kalan bir Kıbrıslı Türkün bakış açısıyla bakılıp değerlendirilmekteve büyük güçlerin Doğu Akdenizdeki oyunlarına ışık tutan, çarpıcı açıklamalar ve zengin belgelerle desteklenmektedir.Örneğin, Rauf R. Denktaşın 27-28 Ocak 1958 olaylarında ölenler için söylediği,Bu ölüler bize lazımdır; dünyaya sesimizi bu ölülerle duyuracağız, şeklindeki sözünden, 1974 yılında dönemin İngiltere Dışişleri Bakanı Callaghanın, Siz bir bataklığa giriyorsunuz. Mr. Güneş, bugün Kıbrıs sizin ordunuzun esiridir, ancak yarın ordunuz Adanın esiri olacaktır, deyişine ve Güneri Civaoğlunun aynı günlerde Dışişleri Bakanı Turan Güneşe atfen yaptığı, Hele biz Adanın yarısını alalım, oldubittiyi yapalım, yirmi yılda sökemezler bizi oradan, şeklindeki açıklamalarına kadar...Ülkenin kendi kaderinin belirlenmesinde ada halkının dışlanmaya çalışıp sorunların sürekli dış güçler tarafından kışkırtıldığı ve Türkiyenin Temmuz 1974teki askeri harekâtıyla yeni bir boyuta sıçrayan bir ülke olan yavru vatan Kıbrısla ilgil... tümünü göster