Arka kapak: Umur'un gözü Ekin'le anasında, suskun ve kıpırtısızdı...
Ağa Umur'un kulağına yanaştı:
"Sen merklanma Gominist İmam. Geriyi hiç düşünme. Ben bakarım onlara. Sen ipte sallanırken şatafatlı bir düğünle, ibret-i alem için o güzel nişanlını kendime alacağım."
Atik Hoca, yanık sesiyle sabah ezanında ömrünün selasını veriyordu... Öyle içli, öyle coşkuluydu ki! Sesi dağı taşı tutmuştu...
Selalar, ezanlar bitmek tükenmek bilmiyordu. Bir köyün ezanı ötekine ulanıyordu. Bunlar ezandan çok bir çağrıydı. "Haydin ne duruyorsunuz, Gominist İmam'ı kurtarmaya!" işaretiydi. Derken dağ, taş, kurt, kuş kıpırdadı...
Tepelerde, ufuk çizgisinde insan seli akıyordu...
Umur, kabına sığmayan yüreğiyle:
"Halk Goca Emmi! Halkımız" diye, kekeledi.
Omuzlarda yabalar, tırpanlar, tırmıklar seçiliyordu. Komutan, süngü tak emrini verdi. Asker ikircikliydi...
Arka kapak: Umur'un gözü Ekin'le anasında, suskun ve kıpırtısızdı...
Ağa Umur'un kulağına yanaştı:
"Sen merklanma Gominist İmam. Geriyi hiç düşünme. Ben bakarım onlara. Sen ipte sallanırken şatafatlı bir düğünle, ibret-i alem için o güzel nişanlını kendime alacağım."
Atik Hoca, yanık sesiyle sabah ezanında ömrünün selasını veriyordu... Öyle içli, öyle coşkuluydu ki! Sesi dağı taşı tutmuştu...
Selalar, ezanlar bitmek tükenmek bilmiyordu. Bir köyün ezanı ötekine ulanıyordu. Bunlar ezandan çok bir çağrıydı. "Haydin ne duruyorsunuz, Gominist İmam'ı kurtarmaya!" işaretiydi. Derken dağ, taş, kurt, kuş kıpırdadı...
Tepelerde, ufuk çizgisinde insan seli akıyordu...
Umur, kabına sığmayan yüreğiyle:
"Halk Goca Emmi! Halkımız" diye, kekeledi.
Omuzlarda yabalar, tırpanlar, tırmıklar seçiliyordu. Komutan, süngü tak emrini verdi. Asker ikircikliydi...
Gereksiz mesajlarıyla klişe bir holivud filmi izlemiş gibiyim. Pek sevmedim açıkçası.
Karton Cilt, 182 sayfa
Ekim2006 tarihinde, Ceylan Yayınları tarafından yayınlandı