Harran Ovası söylenceler diyarı... Tarihi söyleyen söylenceler... Öykü dilinde araştırmalar yazan Mehmet Faraç, Urfada kral mezarlarının, Bizans mağaralarının ve Süryani manastırlarının gölgesinde, salt kaçakçılık uğruna kurulan Kötüler Mahallesini, orada korkuyu ekmek yapan insanların öykülerini anlatıyor...Suriye sınırında mayınla son bulan yaşamlar, ihanetler, platonik sevdalar, polis kovalamacasını mistik bir oyuna çeviren çocuklar, tarihten kopan sararmış birer yaprağa dönüşüyor...Kötülerin gizemini arttıran günlük yaşamdaki kimi folklorik değerlerin nasıl acı ve ızdırap barındırdığını anlatan yazar, kendi çocukluğunda, Neden Kötüler sorusuna yanıt arıyor...Gerçeği yine tarih söylüyor: Ben kötü değilem!.. Ben soyluyam!...
Harran Ovası söylenceler diyarı... Tarihi söyleyen söylenceler... Öykü dilinde araştırmalar yazan Mehmet Faraç, Urfada kral mezarlarının, Bizans mağaralarının ve Süryani manastırlarının gölgesinde, salt kaçakçılık uğruna kurulan Kötüler Mahallesini, orada korkuyu ekmek yapan insanların öykülerini anlatıyor...Suriye sınırında mayınla son bulan yaşamlar, ihanetler, platonik sevdalar, polis kovalamacasını mistik bir oyuna çeviren çocuklar, tarihten kopan sararmış birer yaprağa dönüşüyor...Kötülerin gizemini arttıran günlük yaşamdaki kimi folklorik değerlerin nasıl acı ve ızdırap barındırdığını anlatan yazar, kendi çocukluğunda, Neden Kötüler sorusuna yanıt arıyor...Gerçeği yine tarih söylüyor: Ben kötü değilem!.. Ben soyluyam!...
her ne kadar yerel bir kitap gibi görünse de belli bir dönemin türkiye fotoğrafını da görebiliyor insan kitapta...
135 sayfa