Dünyanın önde gelen rehabilitasyon ve bireysel gelişim merkezlerinden Omega Enstitüsünün kurucusu Elizabeth Lesser, hayatın zaman zaman hepimizin karşısına çıkardığı önemli sorulardan birine yanıt veriyor: Acı ile nasıl başa çıkabiliriz? Keder ve ıstırap hiç kimseyi kayırmayan bir arkadaş olduğuna göre her birimiz için kaçınılmaz olan bu arkadaşlık bizi nasıl daha güçlü, daha bilge, daha müşfik ve daha sevgi dolu bir insan haline getirebilir? Zor zamanlarda yıkılıp kalmamak, bir Zümrüdüanka kuşu gibi küllerimizden yeniden doğmak nasıl mümkün olabilir? Lesser, etkileyici hikâyeler, anılar, tanıklıklar aracılığıyla olumsuz, kötü, utanç dolu veya acı verici diye nitelendirdiğimiz yaşam deneyimlerinin gönül gözümüzü açabileceğini, bakış açımızı genişletip sevgiye ve özgürlüğe yöneltebileceğini anlatıyor. Kalbimizin motorunu yağlayan gözyaşlarının bir şifa iksiri de olabileceğini hatırlatan yazar, Yas, sevginizin kanıtıdır; bir başkasının bize ne kadar derinden dokunduğunun bir göstergesidir diyerek hayat, karşımıza çıkardığında acının, yasın da layıkıyla yaşanması gerektiğini söylüyor. Ruhun en bilge ve hiç bitmeyecek şarkısını söylediği anlar, kırıldığımız, darbe yediğimiz, kaybettiğimiz zamanlardır. Bu şarkı herkes için farklı ve özeldir. Bu şarkıyı duyduğunuzda tanırsınız; nasıl dinlediğinizi fark edince ruhunuzun şarkısı olduğunu anlarsınız. Bu kitap bu şarkıyı nerede arayacağınızı ve nasıl bulacağınızı anlatıyor... Zor yolculuklara güvenilir bir rehber veya kullanışlı bir alet çantasıyla çıkılmalıdır. Bu kitap isterseniz böyle bir rehber, isterseniz böyle bir alet çantasıdır. Lazım olur, yanınızda bulunsun!
Dünyanın önde gelen rehabilitasyon ve bireysel gelişim merkezlerinden Omega Enstitüsünün kurucusu Elizabeth Lesser, hayatın zaman zaman hepimizin karşısına çıkardığı önemli sorulardan birine yanıt veriyor: Acı ile nasıl başa çıkabiliriz? Keder ve ıstırap hiç kimseyi kayırmayan bir arkadaş olduğuna göre her birimiz için kaçınılmaz olan bu arkadaşlık bizi nasıl daha güçlü, daha bilge, daha müşfik ve daha sevgi dolu bir insan haline getirebilir? Zor zamanlarda yıkılıp kalmamak, bir Zümrüdüanka kuşu gibi küllerimizden yeniden doğmak nasıl mümkün olabilir? Lesser, etkileyici hikâyeler, anılar, tanıklıklar aracılığıyla olumsuz, kötü, utanç dolu veya acı verici diye nitelendirdiğimiz yaşam deneyimlerinin gönül gözümüzü açabileceğini, bakış açımızı genişletip sevgiye ve özgürlüğe yöneltebileceğini anlatıyor. Kalbimizin motorunu yağlayan gözyaşlarının bir şifa iksiri de olabileceğini hatırlatan yazar, Yas, sevginizin kanıtıdır; bir başkasının bize ne kadar derinden dokunduğunun bir göstergesidir diyerek hayat, karşımıza çıkardığında acının, yasın da layıkıyla yaşanması gerektiğini söylüyor. Ruhun en bilge ve hiç bitmeyecek şarkısını söylediği anlar, kırıldığımız, darbe yediğimiz, kaybettiğimiz zamanlardır. Bu şarkı herkes için farklı ve özeldir. Bu şarkıyı duyduğunuzda tanırsınız; nasıl dinlediğinizi fark edince ruhunuzun şarkısı olduğunu anlarsınız. Bu kitap bu şarkıyı nerede arayacağınızı ve nasıl bulacağınızı anlatıyor... Zor yolculuklara güvenilir bir rehber veya kullanışlı bir al... tümünü göster
382 sayfa