Muhammed A. Drazın bu kitabı yirminci yüzyılda bir müslümanın kaleminden çıkmış en iyi eserlerden biridir. Sorbonne Üniversitesinde doktora tezi olarak hazırlanmış olan kitap, vahiy diliyle insanlığa öğretilmiş olan moral ilke ve değerleri akademik yöntemin imkanlarıyla sistemleştirmektedir. Bu sistemi Vazife Ahlâkının terminolojisiyle çağdaş insan için anlaşılır kılmayı hedefleyen yazar, sonuçta bütün İslam ilimleriyle modern ahlâk felsefesinin kavramlarını birbirine başarıyla eklemlemektedir. Kurân Ahlâkı kitabında ortaya konan ahlâk doktrini, Kurânî vazife kavramının tanımına paralel olarak beş temel ilke üzerine oturtulmaktadır: Yükümlülük, sorumluluk, yaptırım, niyet ve gayret. Buna göre yükümlülük ve sorumluluk, insanın yüklendiği emânetin öteki adıdır. Bir akıl ve irade varlığı olarak üstlenilen vazife, Kurânın belirttiği değerleri yeryüzünde ikâme etmektir. Yükümlü kılan otorite Allah olduğu için akıl yükümlü kılınan beşeri gücü temsil etmektedir. Özgür irade ise sorumluluğu anlamlı kılan seçme gücüdür. Yaptırım ilkesi dünyevi ve uhrevi alanları kapsar; dolayısıyla hem ahlâk hem de hukuk disiplinlerini ilgilendirir. Niyet ilkesi Batı vazife ahlâkında pek vurgulanmayan bir iç şart olarak ele alınırken gayret, vazifenin gerçekleşmesini mümkün kılan efor veya cehde karşılık gelmektedir. Okuyucu kitabı okurken Bergson, Kant gibi Batılı filozoflara ait görüşlerin Kurân ahlâkıyla aşıldığına tanık olmakta, bunun yanı sıra fıkıh, kelâm ve tasavvuf gibi geleneksel yaklaşımların tek bir konu etrafında nasıl bütünleşebildiğini fark etmektedir.
Muhammed A. Drazın bu kitabı yirminci yüzyılda bir müslümanın kaleminden çıkmış en iyi eserlerden biridir. Sorbonne Üniversitesinde doktora tezi olarak hazırlanmış olan kitap, vahiy diliyle insanlığa öğretilmiş olan moral ilke ve değerleri akademik yöntemin imkanlarıyla sistemleştirmektedir. Bu sistemi Vazife Ahlâkının terminolojisiyle çağdaş insan için anlaşılır kılmayı hedefleyen yazar, sonuçta bütün İslam ilimleriyle modern ahlâk felsefesinin kavramlarını birbirine başarıyla eklemlemektedir. Kurân Ahlâkı kitabında ortaya konan ahlâk doktrini, Kurânî vazife kavramının tanımına paralel olarak beş temel ilke üzerine oturtulmaktadır: Yükümlülük, sorumluluk, yaptırım, niyet ve gayret. Buna göre yükümlülük ve sorumluluk, insanın yüklendiği emânetin öteki adıdır. Bir akıl ve irade varlığı olarak üstlenilen vazife, Kurânın belirttiği değerleri yeryüzünde ikâme etmektir. Yükümlü kılan otorite Allah olduğu için akıl yükümlü kılınan beşeri gücü temsil etmektedir. Özgür irade ise sorumluluğu anlamlı kılan seçme gücüdür. Yaptırım ilkesi dünyevi ve uhrevi alanları kapsar; dolayısıyla hem ahlâk hem de hukuk disiplinlerini ilgilendirir. Niyet ilkesi Batı vazife ahlâkında pek vurgulanmayan bir iç şart olarak ele alınırken gayret, vazifenin gerçekleşmesini mümkün kılan efor veya cehde karşılık gelmektedir. Okuyucu kitabı okurken Bergson, Kant gibi Batılı filozoflara ait görüşlerin Kurân ahlâkıyla aşıldığına tanık olmakta, bunun yanı sıra fıkıh, kelâm ve tasavvuf gibi geleneksel yaklaşımları... tümünü göster