Dikkatli okurlarımız, Olivier Roynın 1994te yayımladığımız Siyasal İslamın İflası kitabının o dönemde Türkçe literatürde önemli bir boşluğu doldurduğunu hatırlayacaktır. Kitap alanında temel bir kaynak oldu. Roy, gitgide destek ve görünürlük kazandığı bir zamanda İslamcılığın iflasından, başarısızlığından bahsederek, bugünleri haber veren bir öngörüde bulunuyordu o kitabında... Küreselleşen İslam, Siyasal İslamın İflasının bıraktığı yerden sürdürüyor İslami hareketlerin başarısızlık öyküsünü: Roy yeni olan gelişmenin İslamın Batıya girişi, Batılılaşması, diğer bir deyişle küreselleşmesi olduğunu öne sürerek, bu yeni koşulların farklı İslami çevreleri nasıl etkilediğini inceliyor. Paris banliyölerindeki müslüman gençlerden Afganistanın uzak köşelerindeki kabilelere, Londrada yerleşik cami imamlarından Talibana ya da Türkiyede REFAH ve sonrasında AKP gibi bir partiye kadar İslamcı aktörler konusunda geniş bir uzmanlığa sahip olan yazarın, İslamcılığın bireyselleşmeye ve yeni bir etnikleşmeye doğru gittiğini öne sürdüğü bu kitabının, elimize, dünya çapındaki İslam ile ilgili olguları gerçekten anlamamıza olanak sağlayan bir sosyoloji verdiğini düşünüyoruz.
Dikkatli okurlarımız, Olivier Roynın 1994te yayımladığımız Siyasal İslamın İflası kitabının o dönemde Türkçe literatürde önemli bir boşluğu doldurduğunu hatırlayacaktır. Kitap alanında temel bir kaynak oldu. Roy, gitgide destek ve görünürlük kazandığı bir zamanda İslamcılığın iflasından, başarısızlığından bahsederek, bugünleri haber veren bir öngörüde bulunuyordu o kitabında... Küreselleşen İslam, Siyasal İslamın İflasının bıraktığı yerden sürdürüyor İslami hareketlerin başarısızlık öyküsünü: Roy yeni olan gelişmenin İslamın Batıya girişi, Batılılaşması, diğer bir deyişle küreselleşmesi olduğunu öne sürerek, bu yeni koşulların farklı İslami çevreleri nasıl etkilediğini inceliyor. Paris banliyölerindeki müslüman gençlerden Afganistanın uzak köşelerindeki kabilelere, Londrada yerleşik cami imamlarından Talibana ya da Türkiyede REFAH ve sonrasında AKP gibi bir partiye kadar İslamcı aktörler konusunda geniş bir uzmanlığa sahip olan yazarın, İslamcılığın bireyselleşmeye ve yeni bir etnikleşmeye doğru gittiğini öne sürdüğü bu kitabının, elimize, dünya çapındaki İslam ile ilgili olguları gerçekten anlamamıza olanak sağlayan bir sosyoloji verdiğini düşünüyoruz.