Sadece Meksika edebiyatının değil, dünya edebiyatının da büyük ustalarından olan Carlos Fuentes'ten sımsıcak bir roman: Kutsal Bölge. Fuentes bu romanında Ulysses mitini yeniden yaratıyor, Penelope ve Telemakhos'un, Kirke'nin kılık değiştirmiş çağdaş karşılıklarını bütün insanların tek ortak diliyle, duyguyla anlatıyor. Ünlü Meksikalı film yıldızı Claudia Nervo, güçlü kişiliği bugünü kararlı bir şekilde yaşaması ve zamana meydan okumasıyla herkesi büyüleyen efsane bir kadındır. Ama onu asıl efsaneleştiren, yirmi dokuz yaşındaki mirasyedi oğul Mitodur (mit). Mito, zaman zaman gerçekleşmesi imkânsız aşkının acılarından ve küfürden kaçıp kutsal bölgeye, yalnız yaşadığı evine sığınır (maison dêtre). Annesini ve ona karşı duyduğu karmaşık ilgiyi Mito'nun ağzında dinlerken, gerçekle efsane arasında gidip geliyor, imge denizlerinde yüzüyoruz. Bu hummalı gelgitlerde dünyanın gizemini araştırıyor, tinsel dünyayla nesneler dünyasının hesaplaşmasına tanık oluyoruz ve bazılarımız, belki de Dünyanın gizemi görünendir, sonucuna varıyor. Şiir için birileri çeviride kaybolan şeydir, demiş, ama bu kitap için geçerli değil bu. Başka zamanlarda sıradan, zararsız gibi görünen kelimeler Fuentes'in romanında art arda gelince okura tedirgin bir edebiyat hazzı veren tuzaklara dönüşüyor. Şiir tadında bir roman; kelimenin büyüsüne hâlâ inananlar için...
Sadece Meksika edebiyatının değil, dünya edebiyatının da büyük ustalarından olan Carlos Fuentes'ten sımsıcak bir roman: Kutsal Bölge. Fuentes bu romanında Ulysses mitini yeniden yaratıyor, Penelope ve Telemakhos'un, Kirke'nin kılık değiştirmiş çağdaş karşılıklarını bütün insanların tek ortak diliyle, duyguyla anlatıyor. Ünlü Meksikalı film yıldızı Claudia Nervo, güçlü kişiliği bugünü kararlı bir şekilde yaşaması ve zamana meydan okumasıyla herkesi büyüleyen efsane bir kadındır. Ama onu asıl efsaneleştiren, yirmi dokuz yaşındaki mirasyedi oğul Mitodur (mit). Mito, zaman zaman gerçekleşmesi imkânsız aşkının acılarından ve küfürden kaçıp kutsal bölgeye, yalnız yaşadığı evine sığınır (maison dêtre). Annesini ve ona karşı duyduğu karmaşık ilgiyi Mito'nun ağzında dinlerken, gerçekle efsane arasında gidip geliyor, imge denizlerinde yüzüyoruz. Bu hummalı gelgitlerde dünyanın gizemini araştırıyor, tinsel dünyayla nesneler dünyasının hesaplaşmasına tanık oluyoruz ve bazılarımız, belki de Dünyanın gizemi görünendir, sonucuna varıyor. Şiir için birileri çeviride kaybolan şeydir, demiş, ama bu kitap için geçerli değil bu. Başka zamanlarda sıradan, zararsız gibi görünen kelimeler Fuentes'in romanında art arda gelince okura tedirgin bir edebiyat hazzı veren tuzaklara dönüşüyor. Şiir tadında bir roman; kelimenin büyüsüne hâlâ inananlar için...