Başka dünyanın çocukları Her en arkadaki, hey sen! Toplu resimlerin en köşesinde ve en gerisinde duran. Vitrinlerin dışında ve uzağında duran sen. Cici yerlere alınmayan, kaloriferli mekanlara sokulmayan, şehrin kenarında tutulan kara çocuk! Bu şehirler senin sayende alındı ve sokaklarına medeniyetin senin omuzlarına basılarak girildi. Bayrakları dikilen sendin anlı şanlı zaferlerin alnına. Ve yine senin avuçlarından dökülen tohumlar başağa dönüştüğünde, budadığın buzağılar süte durduğunda, bunların hepsi ama hepsi alımlı arabalarla konaklara taşındı. Ve o konakların temelini kazan, duvarını ören, çatısını çıkan sendin. Ve o konaklara taşınan buğdayı, üzümü, sütü yemeğe, aşa, ekmeğe sen dönüştürdün. Ve o pişen aşı, nar gibi ekmekleri kocaman kelleri adamların, hastalıklı hanımların, şımarık çocukların masasına sen servis yaptın. ...
Başka dünyanın çocukları Her en arkadaki, hey sen! Toplu resimlerin en köşesinde ve en gerisinde duran. Vitrinlerin dışında ve uzağında duran sen. Cici yerlere alınmayan, kaloriferli mekanlara sokulmayan, şehrin kenarında tutulan kara çocuk! Bu şehirler senin sayende alındı ve sokaklarına medeniyetin senin omuzlarına basılarak girildi. Bayrakları dikilen sendin anlı şanlı zaferlerin alnına. Ve yine senin avuçlarından dökülen tohumlar başağa dönüştüğünde, budadığın buzağılar süte durduğunda, bunların hepsi ama hepsi alımlı arabalarla konaklara taşındı. Ve o konakların temelini kazan, duvarını ören, çatısını çıkan sendin. Ve o konaklara taşınan buğdayı, üzümü, sütü yemeğe, aşa, ekmeğe sen dönüştürdün. Ve o pişen aşı, nar gibi ekmekleri kocaman kelleri adamların, hastalıklı hanımların, şımarık çocukların masasına sen servis yaptın. ...