Çok eskilerde kalmış bir hikâyeden beklenmedik bir anda tüm çağrışımlarıyla fırlayan kadınlar var cenazelerde... İmkânsız sevgilerden haber bekleyen kahramanlar... Piyanolarda esir kalmış, paylaşılamamış şarkılar çalıyor bir yandan. Evler, bir yaşantıya tutsak oluyor. Bir sokağın her köşesi başka bir yalnızlığa, başka bir hüzne açılıyor. Radyoların düğmesine basılıyor, yeniden geçmiş zaman haberleri okunuyor. Belki de özlemlerde kalmış bir akordeonun sesi yayılıyor o eski odalara...Mario Levinin ilk basımı 1990 yılında yapılan Madam Floridis Dönmeyebilir adlı öykü kitabı Doğan Kitap tarafından yeniden basılıyor. Hüznün ve geçmişe özlemin ağır bastığı, geçmiş zaman karakterlerinin başrol oynadığı duyarlı ve sıcak bir kitap bu. Daha ilk satırdan itibaren, önsöz adı altında, bambaşka bir hava solunuyor öykülerde. Kimliği bilinmeyen eski bir dosta yazılmış sanki bu metinler, editörü de var bu hikâyenin içinde, bu metinlerin birer yanılsamadan ibaret olduğunu söyleyen kimliği belirsiz bir şahıs da (belki de o eski dosttur bu meçhul şahsiyet). Mario Levinin kendine özgü etkileyici üslubundan nasibini alan, İstanbulda yaşayan azınlıklara bir saygı niteliği taşıyan, uyumsuzluklardan, yalnızlıklardan dem vuran Madam Floridis Dönmeyebilir gölgelerin izinden gidiyor. Siz de çıkar mısınız bu yolculuğa?
Çok eskilerde kalmış bir hikâyeden beklenmedik bir anda tüm çağrışımlarıyla fırlayan kadınlar var cenazelerde... İmkânsız sevgilerden haber bekleyen kahramanlar... Piyanolarda esir kalmış, paylaşılamamış şarkılar çalıyor bir yandan. Evler, bir yaşantıya tutsak oluyor. Bir sokağın her köşesi başka bir yalnızlığa, başka bir hüzne açılıyor. Radyoların düğmesine basılıyor, yeniden geçmiş zaman haberleri okunuyor. Belki de özlemlerde kalmış bir akordeonun sesi yayılıyor o eski odalara...Mario Levinin ilk basımı 1990 yılında yapılan Madam Floridis Dönmeyebilir adlı öykü kitabı Doğan Kitap tarafından yeniden basılıyor. Hüznün ve geçmişe özlemin ağır bastığı, geçmiş zaman karakterlerinin başrol oynadığı duyarlı ve sıcak bir kitap bu. Daha ilk satırdan itibaren, önsöz adı altında, bambaşka bir hava solunuyor öykülerde. Kimliği bilinmeyen eski bir dosta yazılmış sanki bu metinler, editörü de var bu hikâyenin içinde, bu metinlerin birer yanılsamadan ibaret olduğunu söyleyen kimliği belirsiz bir şahıs da (belki de o eski dosttur bu meçhul şahsiyet). Mario Levinin kendine özgü etkileyici üslubundan nasibini alan, İstanbulda yaşayan azınlıklara bir saygı niteliği taşıyan, uyumsuzluklardan, yalnızlıklardan dem vuran Madam Floridis Dönmeyebilir gölgelerin izinden gidiyor. Siz de çıkar mısınız bu yolculuğa?
147 sayfa