Mantık kelimesi Arapça'da "konuşmak" anlamına gelen "nutk" kökünden türetilmiştir. İslâm mantıkçıları, genellikle mantığı; "bilinenden bilinmeyenin elde edilmesine vasıta olan ilim, kurallarına uyulduğunda zihni hataya düşmekten koruyan bir fen, insanı fikrin sahihini fasidinden ayırmaya muktedir kılacak kuralları veren alet ilmi" şeklinde tanımlamışlardır. Mantık, hataya düşmenin mümkün olduğu bütün durumlarda düşünme gücünü doğru yöne sevk edecek imkânları kapsayan bir sanat, akılla bulunup ortaya çıkarılmaya elverişli olan her bilgi konusunda kişiyi yanlıştan koruyacak şeyleri öğreten bir tekniktir. Dile göre dil bilgisinin işlevi ne ise akla göre mantığın işlevi odur. Dil bilgisi, konuşmada yanlış yapmanın mümkün olduğu durumlarda dili yanlıştan koruduğu gibi mantık da soyut ve küllî mefhumları kavramada aklın hataya düşmesini önlemekte, bunun için kurallar ortaya koymaktadır. İmam Gazali hicri beşinci asırda mantığı ilmin başlangıcı olarak görüp "Miyar'ul-îlm" ve "Kitab'u Mihakk'ın-Nazar fi’1-Mantık ve'l-Usul" adlı kitaplar yazarak mantığı İslam düşüncesinin vazgeçilmez bir unsuru olarak yerleştirmiş ve mantık karşıtı tavırlara karşı mantığı savunmuştur. "Mantık bilmeyenin ilmine güven olmaz" diyerek mantığın genel kabul görmesine vesile olmuştur.
Mantık kelimesi Arapça'da "konuşmak" anlamına gelen "nutk" kökünden türetilmiştir. İslâm mantıkçıları, genellikle mantığı; "bilinenden bilinmeyenin elde edilmesine vasıta olan ilim, kurallarına uyulduğunda zihni hataya düşmekten koruyan bir fen, insanı fikrin sahihini fasidinden ayırmaya muktedir kılacak kuralları veren alet ilmi" şeklinde tanımlamışlardır. Mantık, hataya düşmenin mümkün olduğu bütün durumlarda düşünme gücünü doğru yöne sevk edecek imkânları kapsayan bir sanat, akılla bulunup ortaya çıkarılmaya elverişli olan her bilgi konusunda kişiyi yanlıştan koruyacak şeyleri öğreten bir tekniktir. Dile göre dil bilgisinin işlevi ne ise akla göre mantığın işlevi odur. Dil bilgisi, konuşmada yanlış yapmanın mümkün olduğu durumlarda dili yanlıştan koruduğu gibi mantık da soyut ve küllî mefhumları kavramada aklın hataya düşmesini önlemekte, bunun için kurallar ortaya koymaktadır. İmam Gazali hicri beşinci asırda mantığı ilmin başlangıcı olarak görüp "Miyar'ul-îlm" ve "Kitab'u Mihakk'ın-Nazar fi’1-Mantık ve'l-Usul" adlı kitaplar yazarak mantığı İslam düşüncesinin vazgeçilmez bir unsuru olarak yerleştirmiş ve mantık karşıtı tavırlara karşı mantığı savunmuştur. "Mantık bilmeyenin ilmine güven olmaz" diyerek mantığın genel kabul görmesine vesile olmuştur.
Ciltsiz, 96 sayfa
2017 tarihinde, Ravza Yayınları tarafından yayınlandı