Hikayeci olarak Türkiyede herkesin kabul ettiği bir imza haline gelen Ahmet Sırrı Arvas, Hikâye Tadında Osmanlıyı anlattığı MUCEBİNCE AMEL OLUNA adlı bu kitabında, okuyucuyu zaman tünelinde tatlı bir yolculuğa davet etmekte. Bu arada belki, bugüne kadar yanlış bildiğiniz birçok şeyin doğrusunu da bulacaksınız. Osmanlı hiçbir kültürü ezmez ve hepsine de bağrında yer açar. İşte bu yüzden Osmanlı sofrasında Kafkas lezzetleri de Yemen tadları da olur. Bu Rumdur, şu Ermenidir demez, kiminden taş işçiliği, kiminden kuyumculuk öğrenirler. Bizansın köklü keramik kültürüne takla attırıp çinicilik gibi nadide bir sanatı insanlığa armağan ederler. Osmanlı mimaride de zirvelere oynar, onun kubbeleri gözleri yormaz ve minareleri şehirlere şiirvari bir siluet verir. Onlara ilave edeceğiniz tek taş fazla, çıkarılacak tek tuğla eksiktir. Bir eser doğa ve çevresi ile ancak bu kadar uyumlu olabilir.
Hikayeci olarak Türkiyede herkesin kabul ettiği bir imza haline gelen Ahmet Sırrı Arvas, Hikâye Tadında Osmanlıyı anlattığı MUCEBİNCE AMEL OLUNA adlı bu kitabında, okuyucuyu zaman tünelinde tatlı bir yolculuğa davet etmekte. Bu arada belki, bugüne kadar yanlış bildiğiniz birçok şeyin doğrusunu da bulacaksınız. Osmanlı hiçbir kültürü ezmez ve hepsine de bağrında yer açar. İşte bu yüzden Osmanlı sofrasında Kafkas lezzetleri de Yemen tadları da olur. Bu Rumdur, şu Ermenidir demez, kiminden taş işçiliği, kiminden kuyumculuk öğrenirler. Bizansın köklü keramik kültürüne takla attırıp çinicilik gibi nadide bir sanatı insanlığa armağan ederler. Osmanlı mimaride de zirvelere oynar, onun kubbeleri gözleri yormaz ve minareleri şehirlere şiirvari bir siluet verir. Onlara ilave edeceğiniz tek taş fazla, çıkarılacak tek tuğla eksiktir. Bir eser doğa ve çevresi ile ancak bu kadar uyumlu olabilir.
265 sayfa