Gumilevin Bozkır Üzlemesinin üçüncü kitabı. Hunlar ve Eski Türklerin devamı olarak okunduğunda, Türk tarihinin İç ve Orta Asya kesitinin M. Ö. II. Binyıldan başlayarak, Selçuklulara kadar geçen üç bin yıllık tarihi bir film şeridi gibi gözleriniz önünden geçecektir.Kelimeler bazen aldatıcıdır. Bugün Rus tarihçilerin yanlış adlandırması sebebiyle Tatar diye bildiğimiz Kırım ve Kazan Tatarlarının aslında gerçek Tatarlarla hiçbir ilgisi yoktur.Peki Moğollar Türk müdür? Türk dilli bir halk mıdır? Moğolların Hristiyanlık ve İslamiyeti yeşil din kendi dinlerini kara din diye adlandırırken, karayla kastettikleri nedir?Dinler tarihi açısından da çok önemli bilgiler içeren bu kitap, esasen Hristiyan bir rahibin Haçlı seferleri sırasında, Avrupalı kralları Kudüse akın etmeye teşvik amacıyla uydurduğu, ama resmi kroniklere dahi geçmiş bir yalanın yol açtığı olayları konu edinmektedir.Gumilevin tarihçilikte takip ettiği prensip, olaylara şu dört açıdan bakmaktır: Kuş bakışı, kurgan tepesinden, fare deliğinden ve masa başından. Amerikalı tarihçilerin en büyük hatası, tarihi anlatırken kendilerine bir merkez seçmemeleridir. Gumilev ise, Hazar ve civarını kendisine merkez seçerek tarihe bakar.
Gumilevin Bozkır Üzlemesinin üçüncü kitabı. Hunlar ve Eski Türklerin devamı olarak okunduğunda, Türk tarihinin İç ve Orta Asya kesitinin M. Ö. II. Binyıldan başlayarak, Selçuklulara kadar geçen üç bin yıllık tarihi bir film şeridi gibi gözleriniz önünden geçecektir.Kelimeler bazen aldatıcıdır. Bugün Rus tarihçilerin yanlış adlandırması sebebiyle Tatar diye bildiğimiz Kırım ve Kazan Tatarlarının aslında gerçek Tatarlarla hiçbir ilgisi yoktur.Peki Moğollar Türk müdür? Türk dilli bir halk mıdır? Moğolların Hristiyanlık ve İslamiyeti yeşil din kendi dinlerini kara din diye adlandırırken, karayla kastettikleri nedir?Dinler tarihi açısından da çok önemli bilgiler içeren bu kitap, esasen Hristiyan bir rahibin Haçlı seferleri sırasında, Avrupalı kralları Kudüse akın etmeye teşvik amacıyla uydurduğu, ama resmi kroniklere dahi geçmiş bir yalanın yol açtığı olayları konu edinmektedir.Gumilevin tarihçilikte takip ettiği prensip, olaylara şu dört açıdan bakmaktır: Kuş bakışı, kurgan tepesinden, fare deliğinden ve masa başından. Amerikalı tarihçilerin en büyük hatası, tarihi anlatırken kendilerine bir merkez seçmemeleridir. Gumilev ise, Hazar ve civarını kendisine merkez seçerek tarihe bakar.