Nedir bu kaybolan nesnelerden alıp veremediğin diye soracak olursanız, size varoluşun anlamının kaybolanı aramada saklı olduğunu söyleyebilirim.
İnsanoğlu yeryüzündeki uyanışına yaratılmış olduğunu farkederek varır. Ama iş burada bitmez, burada başlar.
Çünkü yaratılmış olmayı kavramak aynı zamanda kişinin noksanını bilmesi demektir. Bu da bir arayışı gerektirir. Nedir noksan? Nasıl, neyle giderilir? Kaybolduğunu hissettiğimiz ister heybe olsun, isterse deve, arayış başlamıştır; büyük arayış.
Hikayemizde devesini kaybeden bir adam var. Bu adam devesini ararken yüksek düzeyde anlayış yeteneğine sahip üç dervişe rast gelmiş. Üç müdrik diyelim onlara. ''Devemi kaybettim'' demiş dervişlere; ''Onu siz gördünüz mü?'' Dervişlerin ilki; ''Bir gözü kör müydü devenin?'' diye sormuş. Adam sevinçle ''Evet!'' diyerek cevaplamış bu soruyu. İkinci dervişin ''Ön dişlerinden biri eksik miydi?'' sorusu karşısında devesini kaybeden adam heyecanlanarak "Evet, evet" demiş. Dervişlerden üçüncüsü ''Bir ayağı topal mıydı?'' diye sorar sormaz ''Evet, evet'' cevabını yapıştırmış. ''O halde'' diye konuşmuş dervişler, ''Sen deveni bizim geçtiğimiz güzergâh üzerinde ararsan iyi edersin, onu bu yolda bulma ümidi vardır.'' Kayıp devesinin peşine düşen adam bu üç dervişin kendi devesini görmüş olduklarına kanaat getirmiş ve alelacele dervişlerin geldiği istikamete koşturmuş.
Nedir bu kaybolan nesnelerden alıp veremediğin diye soracak olursanız, size varoluşun anlamının kaybolanı aramada saklı olduğunu söyleyebilirim.
İnsanoğlu yeryüzündeki uyanışına yaratılmış olduğunu farkederek varır. Ama iş burada bitmez, burada başlar.
Çünkü yaratılmış olmayı kavramak aynı zamanda kişinin noksanını bilmesi demektir. Bu da bir arayışı gerektirir. Nedir noksan? Nasıl, neyle giderilir? Kaybolduğunu hissettiğimiz ister heybe olsun, isterse deve, arayış başlamıştır; büyük arayış.
Hikayemizde devesini kaybeden bir adam var. Bu adam devesini ararken yüksek düzeyde anlayış yeteneğine sahip üç dervişe rast gelmiş. Üç müdrik diyelim onlara. ''Devemi kaybettim'' demiş dervişlere; ''Onu siz gördünüz mü?'' Dervişlerin ilki; ''Bir gözü kör müydü devenin?'' diye sormuş. Adam sevinçle ''Evet!'' diyerek cevaplamış bu soruyu. İkinci dervişin ''Ön dişlerinden biri eksik miydi?'' sorusu karşısında devesini kaybeden adam heyecanlanarak "Evet, evet" demiş. Dervişlerden üçüncüsü ''Bir ayağı topal mıydı?'' diye sorar sormaz ''Evet, evet'' cevabını yapıştırmış. ''O halde'' diye konuşmuş dervişler, ''Sen deveni bizim geçtiğimiz güzergâh üzerinde ararsan iyi edersin, onu bu yolda bulma ümidi vardır.'' Kayıp devesinin peşine düşen adam bu üç dervişin kendi devesini görmüş olduklarına kanaat g... tümünü göster
Karton Cilt, 163 sayfa
2011 tarihinde, Şule Yayınları tarafından yayınlandı