Türk dünyası içindeki haberleşme, son yıllarda artmış ve yoğunlaşmış bulunmaktadır. Yıllarca birbirlerinden habersiz yaşamış olan Türkler, derin bir uykudan uyanmış gibi, birbirlerinin farkına varmaya başlamıştır. Tarihin karanlıklarına gömülmüş veya Kaf Dağının ardına atılmış zannettiğimiz milyonlarca Türk, ışıklı gözleriyle gülümsemeye, tatlı dilleriyle bizlere mahnılar söylemeye başlamıştır. Çocuklarımızın ve torunlarımızın dahi asla gidip göremeyeceğini düşündüğümüz; bazılarımızın yüreklerinde bir hayal ülkesi gibi saklı duran anayurt toprakları; Hazarlar, Seyhunlar, Tanrı Dağları kapılarını yavaş yavaş aralamıştır.
Türk dünyası içindeki haberleşme, son yıllarda artmış ve yoğunlaşmış bulunmaktadır. Yıllarca birbirlerinden habersiz yaşamış olan Türkler, derin bir uykudan uyanmış gibi, birbirlerinin farkına varmaya başlamıştır. Tarihin karanlıklarına gömülmüş veya Kaf Dağının ardına atılmış zannettiğimiz milyonlarca Türk, ışıklı gözleriyle gülümsemeye, tatlı dilleriyle bizlere mahnılar söylemeye başlamıştır. Çocuklarımızın ve torunlarımızın dahi asla gidip göremeyeceğini düşündüğümüz; bazılarımızın yüreklerinde bir hayal ülkesi gibi saklı duran anayurt toprakları; Hazarlar, Seyhunlar, Tanrı Dağları kapılarını yavaş yavaş aralamıştır.