Dünyanın en istikrarsız bölgesi aynı zamanda en sıcak bölgesidir de. Tarihe yön veren peygamberler ve kurulan büyük medeniyetler bugün savaşların ve geniş toplumsal çalkantıların yaşandığı Ortadoğuda görüldü. Büyük ve kadîm kültürlerin kesiştiği bu bölgede şimdi kültürler, çıkarlar, yerli ve uluslararası güçler çatışıyor. Geçmiş ve gelecek bir arada yaşıyor. Devrimler, bağımsızlık savaşları, kitlesel direnişler, toplumsal patlamalar, mevziî ve genel çatışmalar, kültürel ve bilimsel etkinlikler, farklı siyasal, sosyal ve askerî mücadeleler; nihayet üç büyük dinin, çağdaş ideolojilerle modern güçlerin karşı karşıya gelip tarihin ve dünyanın en büyük arenasına çevirdikleri bir bölge Ortadoğu. Ortadoğu, İngilizlerin dünya hâkimiyetleri döneminde, kendilerini merkeze alarak bölgeye verdikleri bir isimdir. Oysa İslam ve bölge, dünya merkezinin kendisidir. Bosnadan Çeçenistana, Malezyadan Amerikalı siyahilere kadar dünya coğrafyasında yaşayan her Müslüman topluluk, bu dünyanın tabiî ve aslî bir üyesidir. Ortadoğu, bizim kabul edemeyeceğimiz bir tanımlama olup asıl olan milyonlarca Müslümanın yüreğinde ebedî bir ideal olarak yaşayan İslam dünyası ve bu dünyanın ümmet temelinde yeniden kurulmasıdır. Burada ümmeti yepyeni bir örgütlenme modeli yanında, evrensel İslam birliği anlamında kullanıyor ve bütün Müslümanların bu ideal etrafında yeni bir zihnî arınmaya başlamaları gerektiğine inanıyoruz.
Dünyanın en istikrarsız bölgesi aynı zamanda en sıcak bölgesidir de. Tarihe yön veren peygamberler ve kurulan büyük medeniyetler bugün savaşların ve geniş toplumsal çalkantıların yaşandığı Ortadoğuda görüldü. Büyük ve kadîm kültürlerin kesiştiği bu bölgede şimdi kültürler, çıkarlar, yerli ve uluslararası güçler çatışıyor. Geçmiş ve gelecek bir arada yaşıyor. Devrimler, bağımsızlık savaşları, kitlesel direnişler, toplumsal patlamalar, mevziî ve genel çatışmalar, kültürel ve bilimsel etkinlikler, farklı siyasal, sosyal ve askerî mücadeleler; nihayet üç büyük dinin, çağdaş ideolojilerle modern güçlerin karşı karşıya gelip tarihin ve dünyanın en büyük arenasına çevirdikleri bir bölge Ortadoğu. Ortadoğu, İngilizlerin dünya hâkimiyetleri döneminde, kendilerini merkeze alarak bölgeye verdikleri bir isimdir. Oysa İslam ve bölge, dünya merkezinin kendisidir. Bosnadan Çeçenistana, Malezyadan Amerikalı siyahilere kadar dünya coğrafyasında yaşayan her Müslüman topluluk, bu dünyanın tabiî ve aslî bir üyesidir. Ortadoğu, bizim kabul edemeyeceğimiz bir tanımlama olup asıl olan milyonlarca Müslümanın yüreğinde ebedî bir ideal olarak yaşayan İslam dünyası ve bu dünyanın ümmet temelinde yeniden kurulmasıdır. Burada ümmeti yepyeni bir örgütlenme modeli yanında, evrensel İslam birliği anlamında kullanıyor ve bütün Müslümanların bu ideal etrafında yeni bir zihnî arınmaya başlamaları gerektiğine inanıyoruz.