Bu bir roman mı, öykü mü, masal mı? Düş mü, gerçek mi? Bir varmış, bir yokmuş diye başlar masallar. Piyango, Bir yokmuş, iki yokmuş, üç yokmuş... diye başlıyor. Yıllar yıllar öncesinin Anadolusu. Bir dağ köyü. Kış. Hasta bir çocuk. Yoksul insanlar, bir tek piyango biletine bağlanan umutlar, düşsel görüntülerle sözcük sözcük örülen, film tadında çarpıcı bir öykü. Karlı, fırtınalı bir yılbaşı gecesinde başlayan, sürükleyici, soluk soluğa okuyacağınız çok hoş bir kitap. Piyango. Sonu mu? Sonu, siz nasıl isterseniz öyle olsun. Yirmi beş yıldır sizler için birbirinden güzel öyküler yazan Çetin Öner, 2000li yıllara ve sizlere Piyango ile Merhaba diyor.
Bu bir roman mı, öykü mü, masal mı? Düş mü, gerçek mi? Bir varmış, bir yokmuş diye başlar masallar. Piyango, Bir yokmuş, iki yokmuş, üç yokmuş... diye başlıyor. Yıllar yıllar öncesinin Anadolusu. Bir dağ köyü. Kış. Hasta bir çocuk. Yoksul insanlar, bir tek piyango biletine bağlanan umutlar, düşsel görüntülerle sözcük sözcük örülen, film tadında çarpıcı bir öykü. Karlı, fırtınalı bir yılbaşı gecesinde başlayan, sürükleyici, soluk soluğa okuyacağınız çok hoş bir kitap. Piyango. Sonu mu? Sonu, siz nasıl isterseniz öyle olsun. Yirmi beş yıldır sizler için birbirinden güzel öyküler yazan Çetin Öner, 2000li yıllara ve sizlere Piyango ile Merhaba diyor.