Ahmet Oktay, yazın eleştirimizin en donanımlı adlarından biridir. Getirdiği bakış, anlama/yorumlama/çözümlemedeki yaklaşımı metin içi gerçekliğin dilini/anlamını kavramaya yöneliktir. Oktayın bir diğer özelliği ise o eleştirel söylemin dilini kurarken o birikimini yansıttığı tavrıdır. Yapıta/yazara yönelik eleştirilerinin yanı sıra, yazınımızın tematik sorunlarına da böylesi bir bakışla yaklaşımı, onun her yazısını önemsetiyor. Romanımıza Ne Oldu? hem böylesi bir bakışın, hem de yazınımızın geldiği yerin yansısını içeren eleştirel metinlerden oluşuyor. Ahmet Oktayın denge pimini kendi seçtiği bir kelimede: Arayışta bulabiliriz. Bir yapıtı, bir sorunu, bir sorunlar bütününü, bir duruşu ya da tavrı onu edinirken çıkını, haritası, pusulası hazırdır şüphesiz; ama güzergâhını yol aldıkça kesinleştirir. Onun için de önden olmuş, oluşmuş bir bakışa değil de arayışın onu götüreceği bilinmeyenlerin çözecek bir perspektife dayanır.Enis BaturSatıştan başka elimizde hiçbir yazınsal ölçüt kalmadı. Bir romanı roman yapan değerlerin ve bir romanın yeniliğinin ne olduğunu kimse soruşturmuyor. Eline kalem alan her okur-yazarın, potansiyel romancı olduğuna inandırılmış durumdayız. Bu gelişmenin ekonomi-politiğini anlamak gerekir. (...)Aşırı üretim sakıncalıdır. Ahmet Oktay
Ahmet Oktay, yazın eleştirimizin en donanımlı adlarından biridir. Getirdiği bakış, anlama/yorumlama/çözümlemedeki yaklaşımı metin içi gerçekliğin dilini/anlamını kavramaya yöneliktir. Oktayın bir diğer özelliği ise o eleştirel söylemin dilini kurarken o birikimini yansıttığı tavrıdır. Yapıta/yazara yönelik eleştirilerinin yanı sıra, yazınımızın tematik sorunlarına da böylesi bir bakışla yaklaşımı, onun her yazısını önemsetiyor. Romanımıza Ne Oldu? hem böylesi bir bakışın, hem de yazınımızın geldiği yerin yansısını içeren eleştirel metinlerden oluşuyor. Ahmet Oktayın denge pimini kendi seçtiği bir kelimede: Arayışta bulabiliriz. Bir yapıtı, bir sorunu, bir sorunlar bütününü, bir duruşu ya da tavrı onu edinirken çıkını, haritası, pusulası hazırdır şüphesiz; ama güzergâhını yol aldıkça kesinleştirir. Onun için de önden olmuş, oluşmuş bir bakışa değil de arayışın onu götüreceği bilinmeyenlerin çözecek bir perspektife dayanır.Enis BaturSatıştan başka elimizde hiçbir yazınsal ölçüt kalmadı. Bir romanı roman yapan değerlerin ve bir romanın yeniliğinin ne olduğunu kimse soruşturmuyor. Eline kalem alan her okur-yazarın, potansiyel romancı olduğuna inandırılmış durumdayız. Bu gelişmenin ekonomi-politiğini anlamak gerekir. (...)Aşırı üretim sakıncalıdır. Ahmet Oktay