Böyle bir kitap yazmayı, salt kendi anılarımı birilerine aktarmak hevesiyle değil, aklımın ermeye başladığı çocukluk yıllarımdan bu yana geçen elli küsur yıl zarfında ülkemizde ve dünyada nelerin değiştiğini, bu değişimlerin insanımıza nasıl yansıdığını, nelerin ise, kayaları bile aşındıran zamana karşı koyarak nasıl değişmeden kalabildiklerini gözler önüne serebilmek düşüncesiyle arzuladım.Bir taraftan, o günlerin biraz ilkel ama çok daha mutlu, çok daha huzurlu insanları ile günümüzün kendilerini fazlaca koşuşmaya kaptırmş bireyleri arasındaki ürpertici farklılıkları sergilerken, diğer yandan insanın doğası gereği değişmeyen ya da değişemeyen yönlerini kendimce; ama elimden geldiği ölçüde objektif olarak yansıtmak istedim. Bütün içtenliğimle, yaşadığım o yılları, hataları ve sevaplarıyla hatırlamaya çalıştım.Yaptığım tek iş, geçmişin muhasebesinden çok, göz açıp kapayıncaya kadar geçen ve maalesef değerini pek de bilemediğimiz o yılların birkaç fotoğrafını çekmekten ibaretti. O resimleri, o devirde yaşamamış olan yeni kuşaklara göstermekti. Ama itiraf etmeliyim ki makinem eski de olsa, filmlerim siyah beyaz da olsa ve nihayet amatör bir fotoğrafçı olarak çektiklerim güzel çıkmasa da benim, objektifin arkasındayken tekrar tekrar görme fırsatı bulduğum her şey özellikle kendi açımdan, harikulade denilecek cinsten güzel ve etkileyiciydi. Bu vesileyle onları bir daha ve doyasıya yaşadım.
Böyle bir kitap yazmayı, salt kendi anılarımı birilerine aktarmak hevesiyle değil, aklımın ermeye başladığı çocukluk yıllarımdan bu yana geçen elli küsur yıl zarfında ülkemizde ve dünyada nelerin değiştiğini, bu değişimlerin insanımıza nasıl yansıdığını, nelerin ise, kayaları bile aşındıran zamana karşı koyarak nasıl değişmeden kalabildiklerini gözler önüne serebilmek düşüncesiyle arzuladım.Bir taraftan, o günlerin biraz ilkel ama çok daha mutlu, çok daha huzurlu insanları ile günümüzün kendilerini fazlaca koşuşmaya kaptırmş bireyleri arasındaki ürpertici farklılıkları sergilerken, diğer yandan insanın doğası gereği değişmeyen ya da değişemeyen yönlerini kendimce; ama elimden geldiği ölçüde objektif olarak yansıtmak istedim. Bütün içtenliğimle, yaşadığım o yılları, hataları ve sevaplarıyla hatırlamaya çalıştım.Yaptığım tek iş, geçmişin muhasebesinden çok, göz açıp kapayıncaya kadar geçen ve maalesef değerini pek de bilemediğimiz o yılların birkaç fotoğrafını çekmekten ibaretti. O resimleri, o devirde yaşamamış olan yeni kuşaklara göstermekti. Ama itiraf etmeliyim ki makinem eski de olsa, filmlerim siyah beyaz da olsa ve nihayet amatör bir fotoğrafçı olarak çektiklerim güzel çıkmasa da benim, objektifin arkasındayken tekrar tekrar görme fırsatı bulduğum her şey özellikle kendi açımdan, harikulade denilecek cinsten güzel ve etkileyiciydi. Bu vesileyle onları bir daha ve doyasıya yaşadım.