Jean Echenoz Sarışın Bombalarda, yaşayıp giderken gözümüzün kıyısından köşesinden ışık hızıyla geçip gittiği için pek de üzerinde durmadığımız sarışınlık olgusuna dikkat çekiyor. Gloire Abgrall, kendi halinde yaşayan ortalama biriyken, söylediği tek şarkıyla televizyon sayesinde şöhreti yakalar. O bir sarışın bombadır çünkü ve o andan itibaren de attığı her adım, aldığı her nefes, başkalarının ilgisini çeker. Gazetecisinden playboyuna kadar, magazin dünyasını oluşturan herkes peşindedir artık. Ancak, adı bir cinayet davasına karışıp dört yıl da hapis yattıktan sonra ortalıkta görünmez olur.Sarışınları konu edinen yeni programına Gloire Abgrallla başlamak isteyen TV yapımcısı Salvador, genç kadının peşine düşer. Kendi imkânları yetersiz kalınca onu bulması için bir detektiflik firmasıyla anlaşır. Detektifler işinin ehli olmasına ehlidir ve ilk adımda Gloire Abgralla ulaşırlar; ama genç kadın da kararlıdır: artık ne birinci sayfalara çıkacak, ne de o parlak ışıkların üstüne çevrilmesine izin verecektir. Sarışın bombalık, tahammülfersa bir yüktür genç kadına. Kendisini arayan ilk detektifi bu yüzden öldürür.Gloire Abgrallin şöhrete yeniden yakalanmamak için verdiği mücadele, tam bir kaçma-kovalamaca halini alır. Paristen Normandiyaya, Avustralyadan Hindistana, devasa bir coğrafyada, elbette cinayetler de olacaktır, erotik sahnelerle bezeli cinsellik öyküleri de. Okuru baştan sona içinden hiç çıkmak istemeyeceği bir eylemin içine çeken olay akışı, Sarışın Bombaların yalnızca bir boyutudur.Jean Echenoz Türkçedeki bu ikinci romanıyla bir yandan hınzırca sarışınlık felsefesi yaparken, diğer yandan da yaşadığımız çağı tiye alır: uyuşturucu, nükleer madde ve organ kaçakçılığı da dahil olmak üzere, uluslararası suç örgütlerinin işledikleri cinayetlerle suçu sıradanlaştırmasının karşısında, kendini koruma için adam öldürmek masum bir eylemdir.
Jean Echenoz Sarışın Bombalarda, yaşayıp giderken gözümüzün kıyısından köşesinden ışık hızıyla geçip gittiği için pek de üzerinde durmadığımız sarışınlık olgusuna dikkat çekiyor. Gloire Abgrall, kendi halinde yaşayan ortalama biriyken, söylediği tek şarkıyla televizyon sayesinde şöhreti yakalar. O bir sarışın bombadır çünkü ve o andan itibaren de attığı her adım, aldığı her nefes, başkalarının ilgisini çeker. Gazetecisinden playboyuna kadar, magazin dünyasını oluşturan herkes peşindedir artık. Ancak, adı bir cinayet davasına karışıp dört yıl da hapis yattıktan sonra ortalıkta görünmez olur.Sarışınları konu edinen yeni programına Gloire Abgrallla başlamak isteyen TV yapımcısı Salvador, genç kadının peşine düşer. Kendi imkânları yetersiz kalınca onu bulması için bir detektiflik firmasıyla anlaşır. Detektifler işinin ehli olmasına ehlidir ve ilk adımda Gloire Abgralla ulaşırlar; ama genç kadın da kararlıdır: artık ne birinci sayfalara çıkacak, ne de o parlak ışıkların üstüne çevrilmesine izin verecektir. Sarışın bombalık, tahammülfersa bir yüktür genç kadına. Kendisini arayan ilk detektifi bu yüzden öldürür.Gloire Abgrallin şöhrete yeniden yakalanmamak için verdiği mücadele, tam bir kaçma-kovalamaca halini alır. Paristen Normandiyaya, Avustralyadan Hindistana, devasa bir coğrafyada, elbette cinayetler de olacaktır, erotik sahnelerle bezeli cinsellik öyküleri de. Okuru baştan sona içinden hiç çıkmak istemeyeceği bir eylemin içine çeken olay akışı, Sarışın Bombaların yalnızca bir ... tümünü göster