Sensiz Asla

Linda Francis Lee’nin 3 kitaplık serisinin ilk kitabı olan “Sensiz Asla” bitti. Kitabın orijinal adından çok yayınevinin bulduğu isim daha çok hoşuma gitti. Kate, Chloe ve Julia çocukluklarından beri arkadaş ve aynı iş yerinde çalışmaktalar. Bu kitapta Kate ve Jesse’nin hikayesini okumaktayız. Ancak kitap pek umduğum gibi çıkmadı bunu baştan söylemek istiyorum.
Kate ve Jesse çocukluklarından beri arkadaş. Yan yana kapı komşuları olarak büyümüşler ve Kate o zamanlardan beri Jesse’ye aşık. Jesse ise kendisi 18, Kate 14 yaşına geldiğinde Kate’nin artık çocuk olmadığının farkına varır ve ondan uzaklaşmaya karar verir. Bu karar sonucunda da şehri terk eder. Çünkü orada kalırsa Kate’e zarar vereceğinden emindir. Çapkın playboy olan Jesse hiçbir kadına bağlı olmak istemez. Günün birinde Jesse bazı sorunlardan kurtulmak için şehre geri döner ve hikayemiz başlar. Konu itibariyle güzel bir hikaye ama ben pek beğenemedim. Okurken zaman zaman Kate gözüme psikopat aşıklar gibi geldi. Kızcağız adama bir yapıştı ki bir türlü bırakmıyor. Ancak gönül kaçanı kovalar Katecik. Kitaptaki duygular çeviriden mi yazarın tarzından mı bilemedim ama okuyucuya çok verilmemekteydi. En azından ben pek bir şey anlamadım. Sanki piskopat aşık Kate ve peşinde olduğu Jesse’nin tek düze, duygusuz hikayesini okudum gibi geldi.
Serinin kitapları:
1.Suddenly Sexy (2004): Sensiz Asla; Kate ve Jesse
2. Sinfully Sexy (2004): Bana Bir Söz Yeter; Chole ve Sterling Prescott
3. Simply Sexy (2004): Julia ve Ben Prescott
Yazarın ikinci kitabı olan “Bana Bir Söz Yeter’in” ilk kitaptan çok daha iyi olduğunu okuyan arkadaşların yorumlarında gördüm ve seriye devam etmeye karar verdim.
Keyifli okumalar!!

Off be yaa kitap çıktıktan neredeyse 2 sene dolmaya 2 ay kala okumuşum okumasam da olurmuş :/
Yani konu aman aman bir konu değil okunabilitesi vardıysa bile o ne acaip çeviriydi o öyle... çeviri berbat edisyon berbat tashih hataları gırla yani akıcılık yok daral geldi bana ..

Okumanın insana bir şeyler katmayacağı,sürükleyici yahut konusu olmayan bir kitap.Benim için zaman ve para kaybıydı.Daha güzel kitapların olduğu ortadayken bu kitabın okunması gereksiz açıkçası.

Kate Bloom yetişkinden çok bir çocuğun özelliklerine sahip bir anne ile büyümüştür. Bu yüzden düzenli, dayanıklı, sorumluluk sahibi biri olmuştur. Ödüllü bir sunucudur. Yaptığı bomba gibi haberlerle kendi alanında zirveye yükselmiştir. İyi bir muhabir olsa da seyirci onun fazla usturuplu, resmi olduğunu düşünür. Duvarlarını yıkıp seyirciye aslında eğlenmeyi bilidğini göstermesi gerekiyordur. Bu yüzden sabah haberlerinden alınıp Kate'le gerçeğe doğru yemek programını yapması istenir. Çıplak bir şef ile yemek yapacaktır ama onun yerine gelen ilk konuğu ise hiç beklemediği Jesse Chapman olur.

Jesse doğduğu günden beri komşusu olmuştur. Aralarında dört yaş vardır ve ilk anıları hep onunla olmuştur. Annesinin beş boşanmasında yanında olan, hayatta kazanabileceğini hissettiren tek kişidir. On dört yaşındayken de onu sevdiğini söylemiştir fakat Jesse onu o şekilde sevmediğini ve üzeceğini söylemiştir. Üniversiteye gitmek için şehirden ayrılmış ve uzun bir süre dönmemiştir. Onu beş sene önce kendisini reddettikten sonra ablası ve onun abisinin düğünlerine iki kadınla geldiğinden beri umursamaz. Tabi kendisine böyle söyler.

Jesse golf efsanesi bir playboydur. Dergilerden, spor programlarına kadar her yeri süsler. Yakışıklılığı ve adı çıkmış golfçülüğüyle tanınırken üç hafta önce her şey değişmiştir. Yaramaz çocuk bir kadının hayatını kurtarıp kahraman olmuştur. Hiçbir kadına bağlanmak istemez. Kate ile aralarında hep bir bağ olmuştur. Kate korktuğunda ya da hayatının yerle bir olacağını sandığı zamanlarda kendisini kahraman olarak gördüğünden hep yatağına sızmıştır. Hep Kate'i korumuştur ama on sekiz yaşına geldiğinde on dört yaşında ki Kate'i fark etmeye başlamıştır. Kate'i inciteceğini bilir. Tek kadınla hayatını geçirecek türde bir erkek değildir. Bu yüzden aralarına mesafe koymuş ve yıllarca ondan uzak durmuştur. Basından kaçmak için şehre dönene kadar. İnsanlar rahat bırakmayacağından otelde kalmak istemez, babasının evinde de evli abisi vardır. Bu yüzden arkadaşları ve aynı zamanda Kate'nin patronu Kate'nin evinin arkasında ki misafir evinde kalmasını önerince kabul eder. Fazla kalmak gibi bir düşüncesi yoktur. Fakat işler planladığı gibi gitmez. Hayatın karmaşasından sıyrılmaya gider ama on iki yaşında bir oğlu olduğunu öğrenir. Kate ile kaçma kovalama maceralarına baba oğul olayları da eklenir.

Kate harika görünen, golf kupaları gibi kadın koleksiyonu yapan Jesse'nin evinde kalmasını istemez. Mantığı ondan uzak durmasını söylese de mantığını dinlemekten yorulduğu için uzak duramaz ve maceraları başlamış olur.
Aslında güzel bir konu var ama çok sıkıcı bir anlatım vardı. Tek güzel yanı Jesse'nin oğlunun büyümüşte küçülmüş halleri ve kızların yazışması olayı.