İlk kitabı Ars Longa Bahar Kısayı 1995 yılında yayınlayan Cem Atbaşoğlu, yeni öykülerini topladığı Ses adlı yapıtıyla Can Yayınlarında. Seste on öykü yer alıyor. Bu öyküler benzer izlekleri sürmekte; kentli insanın yalnızlığı, içe dönüklük ve yenilik arayışı. Sesteki öyküler giderek kısalıyor. On öyküden sonuncusu, tek satır. Bu, kitabın ana temasına biçimsel bir destek sanki. Çünkü son öyküyü oluşturan tek satır şöyle: Aslolan sestir. Sözden bir şey çıkmıyor... Zaten yazmaya iten de bu sesler değil midir insanı. Bu, bütün bu seslerin bize kendi hikâyelerini anlattıklarını işaret eder. Atbaşoğlu, dili oldukça ekonomik kullanıyor; kendine özgü, yalın, damıtılmış öyküler yazıyor. Öykülerin arka plânında ise yaşadığımız toplumun sorunları var; bireyin kalabalığın içinde gittikçe yalnızlaşması ve seslerin çoğalması.
İlk kitabı Ars Longa Bahar Kısayı 1995 yılında yayınlayan Cem Atbaşoğlu, yeni öykülerini topladığı Ses adlı yapıtıyla Can Yayınlarında. Seste on öykü yer alıyor. Bu öyküler benzer izlekleri sürmekte; kentli insanın yalnızlığı, içe dönüklük ve yenilik arayışı. Sesteki öyküler giderek kısalıyor. On öyküden sonuncusu, tek satır. Bu, kitabın ana temasına biçimsel bir destek sanki. Çünkü son öyküyü oluşturan tek satır şöyle: Aslolan sestir. Sözden bir şey çıkmıyor... Zaten yazmaya iten de bu sesler değil midir insanı. Bu, bütün bu seslerin bize kendi hikâyelerini anlattıklarını işaret eder. Atbaşoğlu, dili oldukça ekonomik kullanıyor; kendine özgü, yalın, damıtılmış öyküler yazıyor. Öykülerin arka plânında ise yaşadığımız toplumun sorunları var; bireyin kalabalığın içinde gittikçe yalnızlaşması ve seslerin çoğalması.
87 sayfa