15 Ocak 1947’de, güzel, genç bir kadının işkence ve tecavüz edilmiş cesedi, boş bir arsada bulunur. Kurban, Siyah Dahlia olarak manşetlere taşınır ve böylece Kaliforniya tarihindeki en büyük insan avı başlar. Kendilerini bir anda soruşturmanın içinde bulan Bucky Bleichert ve Lee Blanchard, iki Kefalet Bürosu polisi, iki arkadaş ve aynı kadına aşık olan iki rakiptir. Fakat her ikisi de Dahlia’yı saplantı haline getirmiştir – çapraşık arzular içinde, Dahlia’nın geçmişiyle ilgili her şeyi öğrenmek, O’nun katilini yakalamak, ölümde bile olsa kadına sahip olmak bir o yana bir bu yana savrulurlar. Soruşturmaları onları, savaş sonrası Hollywood’unun tehlikeli sularında, cehennem gibi bir yolculuğa, kızın karma karışık hayatının tam ortasına ve kendi zihinlerinin sınırlarının ötesinde büsbütün bir çılgınlık alanına sürükler.
15 Ocak 1947’de, güzel, genç bir kadının işkence ve tecavüz edilmiş cesedi, boş bir arsada bulunur. Kurban, Siyah Dahlia olarak manşetlere taşınır ve böylece Kaliforniya tarihindeki en büyük insan avı başlar. Kendilerini bir anda soruşturmanın içinde bulan Bucky Bleichert ve Lee Blanchard, iki Kefalet Bürosu polisi, iki arkadaş ve aynı kadına aşık olan iki rakiptir. Fakat her ikisi de Dahlia’yı saplantı haline getirmiştir – çapraşık arzular içinde, Dahlia’nın geçmişiyle ilgili her şeyi öğrenmek, O’nun katilini yakalamak, ölümde bile olsa kadına sahip olmak bir o yana bir bu yana savrulurlar. Soruşturmaları onları, savaş sonrası Hollywood’unun tehlikeli sularında, cehennem gibi bir yolculuğa, kızın karma karışık hayatının tam ortasına ve kendi zihinlerinin sınırlarının ötesinde büsbütün bir çılgınlık alanına sürükler.
Kitabı okuduktan hemen sonra yapacağım yorumla şimdi ki yorumum arasında sanırım biraz farklılıklar oluştu.
En kolay kısımdan başlayayım. Kitabın kapak resmini beğenmedim. Çeviride sıkıntı olmamasına rağmen kapak çok sönük ve içeriğine göre arka planda kalmış. Orjinal kapak resmini belli ki çok iddialı buldukları için veya uç bir resim diye düşünüp almamışlar. İşin içinde parasal kısım da vardır belki.
Yine yazı puntosunun küçüklüğü ve metinlerin sıkıştırılarak düzenlenmesi okurken yorucu oldu. ( Kitabın farklı yayınevlerinden çıkan versiyonları varmış. Bende ki insancıl sahaf )
Zaman zaman anlatımın yavanlaşması, bozuk yürüme bandındaymış gibi hikayenin akmaması ve anlatımdaki ani ve sert düşüşler yayınevine haksızlık ettiğimi düşündürttü. Bu kitaba fazladan 30-40 sayfa daha ekleyip yazı puntosunu ve metinleri sıkıştırmamanın getireceği maliyeti gereksiz bulma hususunda. Yine de daha iyi bir basımı hak ediyor :)
Kitabı bütün olarak ele aldığımda anlamlandıramadığım iniş ve çıkışlar var. Öyle bölümler oldu ki; bu kitabı arkadaşlarıma da vermeliyim illa ki okusunlar derken kimi kısımlarda artık bitsin dedirtti. Yazarın bu kitabı yazarken dengeli bir ruh halinde olduğunu sanmıyorum. ( Hangi kafayla yazdığını sonradan hikaye ile ilgili araştırmam sonucunda tahmin edebiliyorum )
Kitaba 10 üzerinden 1 puan versem haksızlık etmiş olmayacağım gibi, 8-9 puan versem abartmış da olmam.
Yorumlanması ve puanlanması zor kitaptı benim için.
Yazarın hem dilimize çevrilen hem de kendi dilinde başka kitapları da mevcut. Hatta " siyah dahlia " dört kitaplık serinin ilki olarak lanse edilmiş.
Kitap bir kara roman aslında. Dönemin Amerika'sına eleştirel yorumlarla kurgulamış hikayeyi.
Derken, kurgulanan hikayenin aslında hikaye olmadığını ve yaşanmış bir cinayetten yola çıkarak oluşturulduğunu fark ediyorum. Amerika tarihinin en sansasyonel cinayetlerinden birini ele almış yazar. ( Bir diğer Türkçeye çevrilen romanında da Kennedy suikastını masaya yatırmış )
Kurban Elizabeth Short'la ilgili ( Namı diğer siyah dahlia ) internet üzerinden hem Türkçe hem İngilizce bolca bilgi ve site bulmak mümkün. Maalesef resimlerine de ulaşmak mümkün. İçinizin kaldırmayacağını düşünüyorsanız bakmayın derim. Özetle vahşet.
1947 yılında işlenen bu cinayeti konu alan kitaptan birde film yapılmış. Black Dahlia Türkçeye " Cehennem Çiçeği " diye çevrilmiş. Yönetmen: Brian De Palma. Oyuncular: Josh Hartnett, Aaron Eckhart, Scarlett Johansson.
Kitabı okumayan izleyicilerin büyük kısmı filmi başarısız bulmuş. Henüz izlemedim ama ilk boş vaktimde izlerim.
Sonuç olarak kendime bu yazarın diğer kitaplarını okumak isteyip istemediğimi sorduğumda olumlu cevap verdim.
Kitabı ısrarla okuyun demem fakat bir şekilde edinirseniz vakit ayırıp okuyun.
Karton Cilt, 326 sayfa
2006 tarihinde, Nitelik Yayınları tarafından yayınlandı