Sonsuzluk düşüncesinin insanı klasik uygarlıktan modern zamanlara dek büyülediği bilinen bir gerçektir. Kimileri için kaos ve terörün, kimileri içinse Tanrının varlığına dönük dalaletin doğrudan göstergesidir sonsuzluk. Paolo Zellininin başyapıtı sayılan bu çalışma, Aristotelesten Tommasoya, Russelldan Musile kadar birçok yazar ve düşünürün eserlerindeki sonsuzluk fikrini irdeliyor. Sisyphos mitinden Zenon paradoksuna kadar birçok olgunun izini süren bu metin, sonsuzluk düşüncesinin etrafındaki esrarı aralamaya çalışan temel önemdeki çalışmaların başını çekiyor.
Son zamanlarda okuduğum kitaplar arasında beni en fazla düşündüren, sürekli ve sıklıkla okuduğum bir çalışma.
Italo Calvino
Sonsuzluk düşüncesinin insanı klasik uygarlıktan modern zamanlara dek büyülediği bilinen bir gerçektir. Kimileri için kaos ve terörün, kimileri içinse Tanrının varlığına dönük dalaletin doğrudan göstergesidir sonsuzluk. Paolo Zellininin başyapıtı sayılan bu çalışma, Aristotelesten Tommasoya, Russelldan Musile kadar birçok yazar ve düşünürün eserlerindeki sonsuzluk fikrini irdeliyor. Sisyphos mitinden Zenon paradoksuna kadar birçok olgunun izini süren bu metin, sonsuzluk düşüncesinin etrafındaki esrarı aralamaya çalışan temel önemdeki çalışmaların başını çekiyor.
Son zamanlarda okuduğum kitaplar arasında beni en fazla düşündüren, sürekli ve sıklıkla okuduğum bir çalışma.
Italo Calvino